RANT AMAÇLI ÇIKARILAN YASAL DAYANAKLARI KULLANILARAK YAPILACAK HAKSIZ UYGULAMALARDAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Diyarbakır Şubesi

TMMOB Amed İl Koordinasyon Kurulu Yenişehir Belediyesinin satışa çıkardığı Dokuzçeltik ve Üçkuyu mahallelerindeki parsellere ilişkin basın açıklamasında bulundu.

15 Eylül 2022 tarihinde şube eşbaşkanlarımız Fatime ANIK KAVAKLI, Hüseyin KARAHAN, ŞYK üyemiz Mervan ÖZBEK, şube müdürümüz İlyas BATBAY ve üyelerimizin katılım sağladığı basın açıklaması şöyle;

                                                                                    Basına ve Kamuoyuna,

Mahallenin Satışını Durdurun!

Son yıllarda Türkiye’de sıkça uygulanan kentsel dönüşüm proje ve programları hız kesmeden, sağlıksız bir biçimde devam etmektedir. Dönüşüm ve yenileme alanları; kentin gelecekteki niteliğini belirleyen, planlarıyla uyumlu, plan ana kararlarını gözeten bütüncül bir bakış açısına sahip olmalıdır. Bununla beraber süreçler; katılımcı, sosyal ve toplumsal yönlerden ele alınarak, finansal kaynaklar oluşturularak, teknik detaylarıyla planlaması yapılan ve mağduriyetlere sebep vermeyecek şekilde işletilmelidir. Kentsel dönüşüm çok yönlü bütüncül bir çerçevede ele alınmalıdır.

Kentimizdeki kentsel dönüşüm kavramı ve pratiği ise tarihi yerleşim yeri olan Suriçi’nde başlamış,  yaşanan çatışmalar sonrasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve TOKİ işbirliği ile onbinlerce vatandaşı mağdur ederek devam etmiştir. Bununla birlikte 2016 yılında halkın iradesi ile seçilen Belediye başkanlarının görevden alınarak yerine kayyımlar atanması ve Belediyelerin Kayyım pratiği ile gasp edilmiş olması, Kentsel Dönüşüme bölge açısından farklı uygulamalar getirmiştir. Merkezi hükümetin gücünü arkasına alarak hukuksuz uygulamalarla süreçler zorbalıkla işletilmiş, halk iletişim kuracağı yöneticiler bulamadığı için kaderine terk edilerek mağdur edilmiştir.

 2012 yılında uygulamaya konulan 6306 sayılı AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN’a dayandırılarak; Söz konusu kanun ile Suriçi’ndeki mahaller ile birlikte, Bağlar İlçesi Kaynartepe, Sur İlçesi Ben u Sen ve Fiskaya Mahalleleri ve Yenişehir İlçesi Fabrika mahallesi (Parsel Kayıtları Dokuzçeltik Mahallesi olarak geçen)  dönüşüm kapsamına alınmış, Yenişehir İlçesi Yolaltı Mahallesi de rezerv yapı alanı olarak ilan edilmiştir.

Kentteki sosyal dokuyu ve demografik yapıyı değiştirme odaklı bu rantsal dönüşümler sonucu Suriçi bölgesindeki halkın mağduriyetine çözüm üretemeyenler Kaynartepe ve Fiskaya Mahallelerindeki halk da mağdur etmiştir ve etmeye devam etmektedir.

Ülkeyi yönetememe sonucu olarak gerçekleşen ekonomik krizin beraberinde getirdiği bütçe sorunu ve yandaşlara aktarılacak kaynak yokluğuna çözüm olarak halkın yaşam alanları satışa çıkarılmaktadır. Yandaşlara ve sermayeye haksız kazanç sağlamanın yolunu inşaat sektörünün önünü açarak bulan iktidar böylece kentleri, doğal yaşam alanlarını, tarihi ve kültürel değerleri ‘çılgın projelerle` rant uğruna talan etmiştir. İktidar, seçim vaadi olarak 11/5/2018 tarihinde halk arasında “imar barışı” olarak adlandırılan ve kısmen imar affı diyebileceğimiz uygulamayı yürürlüğe koymuştur. Kentimizde de birçok yapı sahibi döneminde yürürlükte olan ve bir kentsel dönüşüme kadar geçerliliği olan bu imar affından faydalanarak Yapı Kayıt Belgesi almıştır. Ancak bu belgelerin geçerliliği söz konusu yerlerin riskli alan ilan edilmesi ile son bulmuştur. Vatandaşın korunması gereken hakları, yasalarla elinden alınmakla birlikte çözüm bekleyen mülkiyet sorunu ise başlatılan bu kentsel dönüşüm projeleri ile daha çok mağduriyet yaşatmakta ve halkın yaşam alanlarından edilmesine sebep olmaktadır.

Bunun bir örneği de, Yenişehir Belediyesi tarafından Fabrika mahallesi (Parsel Kayıtları Dokuzçeltik Mahallesi), camii dahil yaklaşık 50 dönümlük alanın tamamının, Üçkuyu mahallesinde de 2 parselin satışıdır. Fabrika mahallesindeki hazineye ait alan rayiç bedel üzerinden (cüzi bir ücret karşılığında) kentsel yenileme alanı olarak Kayyum ile yönetilen Yenişehir Belediyesi’ne devredilmiştir.

Kayyum belediyesi tarafından,  daha önce  halkın yerinden edilmeyeceği, herkese konutuna karşılık belli bir ücret karşılığında konut yapılacağı sözleri verilmesine rağmen, kendisine devri yapılan  30004 ada 2-3 parsel, 30006 ada 2 parsel ile 30007 ada 1 parsel olmak üzere toplam 4 parsel ve 49.878,64 m2  alan satışa  çıkarılmıştır. 07.09.2022 tarihinde ihale ilanı verilen mahalle, 20.09.2022 tarihinde satılmak istenmektedir.

Yaklaşık 45 yıldır bu mahallede yaşayan halkın yerinde konut verme sorunu çözülemeden satışının yapılmak istenmesi, halkın göçe zorlanması kabul edilemez mağduriyetler doğuracaktır.

Ayrıca, mahallede İmar barışı yasası kapsamında Yapı Kayıt Belgesi alan yurttaşlar olup, ilgili kanun gereği satış önceliğinin bunlara verilmesi gerekirken kanuni süreçlerin işletilmemesi suç teşkil etmektedir.

Hazine tarafından cüzi olarak Belediye devri yapılan bu mahallenin aynı koşullarda orada yaşayan halka satışının yapılmaması, birilerine peşkeş çekileceğini göstermektedir.

Yaratılmak istenilen rant alanlarıyla bölgede yaşayan halkı yerinden ederek görece daha yüksek gelir gruplarına hitap eden, yer yer yoğunluk artışları öngören, kentli için bölgede tanımlanması zorunlu olan kamusal alanlardan ya mahrum edilerek ya da bu alanların büyüklüklerinin küçültülerek daha fazla imar alanı yaratmak dışında hiçbir kaygı güdülmeyen bu planlama anlayışının hukuken bir karşılığı yoktur.

             Yenileme, sağlıklaştırma ve dönüşüm süreçleri şeffaf olmalı, karar süreçleri ilgili toplum kesimleriyle paylaşılmalı ve katılımcı olmalı, bu kapsamda dönüşüme konu alan sakinleri sosyal ve ekonomik açıdan zarara uğramamalı ve yerinde dönüşüm önceliği olmalıdır.
Mahalle satışına kadar varan bu ve benzeri uygulamalardan vazgeçilmeli, yıllardan beri alanda yaşamlarını sürdüren vatandaşların rızası olmadan hiçbir işlem yapılmamalıdır. Yapılacak satışlar öncelikle vatandaşa sunulmalıdır. İmar affından gelecek gelirler ilgili kanunda belirtildiği üzere kentsel dönüşümlerde kullanılacağı da göz önünde bulundurulduğunda vatandaşa ekonomik destek sunularak çalışmaların yapılması gerekmektedir.

Bu yanlış ve vicdana sığmayan, rant amaçlı çıkarılan yasal dayanakları kullanılarak yapılacak haksız uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Sorumluluk ve vicdan sahibi tüm kesimleri alandaki halk ile dayanışmaya çağırıyoruz. İhalenin iptali için bütün hukuki girişimleri başlattığımızı kamuoyuna duyuruyoruz.                                               

 

TMMOB

AMED İl Koordinasyon Kurulu