ŞİMDİ ÜRETİM ZAMANI, ÜRETİM DİŞLİLERİNİ DURDURMAYALIM !...

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Gaziantep Şubesi

ŞİMDİ ÜRETİM ZAMANI,

ÜRETİM DİŞLİLERİNİ DURDURMAYALIM !...

Döviz kurlarındaki azami artış ve dalgalanma sanayimizi ve üretim sektörümüzü olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Özellikle ihracata dayalı hammadde fiyatlarındaki artış, üreticilerimizi zor duruma düşürmüş durumdadır. İthal olan hammadde fiyatlarındaki artışların, nihai ürünlerin fiyatlarına yansıtılması, iç piyasada sıkıntılar yaratmaya başladı. Bunun üzerine üreticilerin üretim kapasitelerini düşürdüğünü, rölantiye aldığını görmekte ve işçi-personel azaltmaya başladığını duymaktayız. Ancak krizi aşmanın en temel unsurunun üretim olduğu bilinmelidir. Üretimi kısarak, işçi ve işgücünden tasarruf ederek kriz atlatılamaz. Şimdi üretim dişlileri durdurma zamanı değil. Şimdi üretim zamanıdır.

Uzun vadede ise ekonomik dar boğazdan Ülke olarak çıkmak için aşağıdaki önerilerimizi paylaşıyoruz.

ENERJİMİZİ KENDİMİZ ÜRETMELİYİZ; Ülkemiz % 70 oranında enerjide dışa bağımlı. Bu şartlarda ve bu enerji maliyetleri ile dünya piyasası ile rekabet etmemiz çok zor. Artık tüm dünya hem temiz, hem de doğal ve çevreci olan enerji yatırımlarına yöneliyor. Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılık oranını rüzgâr, güneş ve su gibi yenilenebilir enerji kaynakları ile aşmamız gerekiyor. Ülkemiz, gerek rüzgâr ve güneş, gerekse su bakımından ve doğal enerji yatırımları açısından potansiyeli olan zengin bir ülke. Enerjide dışa bağımlılığın ortadan kalkması bugün Ülkemizin birçok sorununun kendiliğinden çözülmesi anlamına gelir. Ülke olarak enerjiye inanılmaz ödemeler yapıyoruz. Enerjimizi kendimiz üretmemiz, ekonomik güç ve daha müreffeh bir Türkiye anlamına geliyor. Ekonomik açıdan güçlü bir Türkiye için ilk şart enerjimizi kendimiz üretmemiz. Yerinde üretim yaparak rekabet gücümüzün artmasını sağlamalıyız. Özellikle OSB’de yeni kurulacak fabrikaların çatıları Güneş Enerjisi Santraline uyumlu projelendirilmelidir. Çatı statik hesapları, çatı makas dizaynı, aşık aralığı, çatı yönü vb. parametreler fabrika çatılarında GES kurulabilecek şekilde planlanmalıdır. İvedilikle bu doğrultuda enerji yatırımların yapılmasını ve desteklerin bu yönde geliştirilmesi gerekmektedir.

HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI; Beton ekonomisine yapılan yatırımlar bu gün patlak verdi ve sistem tıkanmaya başladı. Yıllardır söylediğimizi tekrar söylüyoruz. Üretmemiz gerek. Üretmeli, özellikle katma değeri yüksek ve dış piyasaya satılabilecek ihracat ağırlıklı ürünlere ağrılık vermeliyiz. Bu doğrultuda devlet, sanayici, mühendisler ver herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Devlet bu konuda üretim yapan ve yapacak sanayicilere destek vermeli, sanayiciler aldıkları desteği bu yönde ve doğru bir şekilde kullanmalı ve biz mühendislerde sanayicileri ve yatırımcıları doğru yönlendirerek, katma değeri yüksek ve ihracat ağırlıklı ürünlerin imalatına yönlendirmeliyiz. Gaziantep sanayicisinde, yatırımcısında ve mühendisinde bu girişimcilik ruhunun olduğunu biliyoruz.  

SIRADAN ÜRÜNLERE DESTEK VERİLMEMELİ; Sıradan ve katma değeri düşük, hammaddesi ithalata dayalı ürünler için yeni yatırımlar yapılmamalı ve artık bu yatırımlara destek verilmemelidir. Yeterince işletme ve üretim kapasitesine ulaşmış durumdayız. Ancak bu yatırımlar döviz kurlarının artması ve dolayısı ile hammadde fiyatlarının artması nedeni ile zaten düşük olan kar marjları ile üretim yapılırken, sektör şimdi daha sıkıntılı bir durumdadır. Bu neden ile artık yatırımların ve desteklerin sıradan ve katma değeri düşük üretimlere yapılmaması gerekmektedir.

TARIM ÜLKESİ İKEN TARIMDA DIŞA BAĞIMLI HALE GELDİK; Son yıllarda tarımda uygulanan yanlış politikalar çiftçiyi üretime küstürürken, Ülkemizi tarımda da dışa bağımlı hale getirdi. Bugün Ülkemiz, buğday, mısır, pamuk, soya, patates, fasulye, mercimek, nohut, vb. birçok tarım ürününü ithal ediyor. Bunlara bir de canlı hayvan ithalatı da eklendi. Nereden nereye geldik. Tarım ülkesi iken bugün neredeyse ithal etmediğimiz tarım ürünü kalmadı ve tarımda da dışa bağımlı hale geldik. Tarımda, üretimin ve rekabet gücümüzün artırılabilmesi için, ivedilikle teknolojik tarım makinaları üretimine ağırlık vermeliyiz ve endüstriyel tarıma yönelmeliyiz. Teknolojik tarım makinası üreten sanayicilerimiz, yerli tarım firmalarımız ve çiftçilerimiz desteklenmeli, kendi kendimize yetecek konuma gelinmeli ve ihracat yapacak konuma gelmeliyiz. Bunun için bu kapasiteye, işgücüne ve gerekli her şeye sahibiz. 

ÇOK ÇALIŞIP TASARRUF ETMELİYİZ; Toplum olarak lüks yaşamaya alıştık. Son model otomobiller, son model telefonlar, elektronik cihazlar, lüks evler vb. Bunun yanında bunların birçoğu ithal ve kredi ile edindik. Şimdi bunların borcunu ödüyoruz. Toplumumuzdaki en düşük gelirli asgari ücretli ithal telefonunun, orta gelirli arabasının, gelirli yüksek olan sanayicimizde yeni aldığı son model makinanın taksitini ödüyor. Sistem bu şekilde gelişti. Hepimiz borçluyuz, vatandaşımızda, devletimizde borçlu. Şimdi çok çalışıp tasarruf etmeliyiz.

 

Hüseyin OVAYOLU

MMO Gaziantep Şubesi

Yönetim Kurulu Başkanı