DEPO VE LOJİSTİK YÖNETİMİNDE ROBOTLAR

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
İstanbul Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

08 Kasım 2017

Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri İbrahim M. Tataroğlu, depo ve lojistik pazarının kontrolü ile birlikte mühendislerin gelişmiş entegre sistemlere sahip akıllı robotlar geliştirebileceğini belirterek bu sistemin mühendislik mesleğine yansımalarını yazdı. 

Depo ve lojistik pazarını ele geçirmek isteyen onlarca girişim bulunuyor. Bunlardan bazıları lojistik temelli firmalarken bazıları da doğrudan robotik sektöründen gelme firmalar. Sektörün başını ise ABD, Avustralya ve Çin firmaları çekiyor. Depo yönetimi ve takibinin robotlara geçmesi için geliştirilen sensör, donanım ve yazılımlar, tedarik zinciri yönetiminin hızlı bir şekilde ortaya çıkmasının yanı sıra yetenekli bir mühendis iş gücünü ve özerk mobil robotları çok daha önemli hale getiriyor. Depoların kontrollü ortamı, şoförsüz otomobillerin trend olduğu günümüzde, mühendislerin gelişmiş entegre sistemlere sahip, akıllı ve özerk robotlar geliştirebilmeleri için yeni bir alan haline de gelmeye başladı.

Depo İşlemlerini Otomatikleştirmek

Depolar, basit bir lojistik operasyonunun merkezi olarak tarif edilebilir. Önceleri üreticiler veya aracı firmalar, paletlerle gelen ürünleri depolayarak; konveyör bandı, araç, forklift ve insan gücüyle birlikte perakende satış noktalarına gönderilmek üzere kamyonlara yüklüyordu. Walmart, bu modeli mükemmelleştirmek için satış izleme ve otomatik yenileme işlemlerini birleştirdi ve 1990'lı yıllarda Amerikan perakende mağazacılık pazarına hâkim oldu. Son 15 yılda ise depolar çok daha farklı ve gelişkin noktalara doğru evriliyor. E-ticaretin yaygınlaşmasıyla birlikte perakende satış doğrudan depolara yöneldi. Tüketicilerin çevrimiçi siparişlerini düzenlemenin, bu siparişleri belirli noktalar üzerinden bir araya getirmenin ve ilgili lokasyonlara ulaştırmanın ekonomisini yönetmek ise oldukça zorlaştı. Milyonlarca ürünü ve ekipmanı takip etmenin zorluğunun yanı sıra siparişlerin yanlış şekilde nakliyesi gibi hatalara yol açıyordu. Amazon örneğinde olduğu gibi, depo operasyonlarını robotlarla otomatik hale getirmek, maliyetleri azaltmanın ve kalite kontrolünü artırmanın kolay bir yolunu sağlıyor. Amazon firması, depo yazılımını robotun kontrol sistemi ile birleştirerek, depo operatörlerini, envanter sayımını, sürekli ve kesintisiz teslimatları, siparişler ve gönderileri anında eşleştirme fırsatını buldu. Çünkü sistem, rafları paketleyicilere en yakın ve en popüler ürünlerin bulunduğu yere yerleştirmek için sürekli olarak yeniden düzenleyebiliyor ve trend olan ve fazlaca tekrar eden öğeleri çeşitli yerlerde depolayabiliyor. Bu sayede ürünleri hızlı bir şekilde sunmanın veya aynı ürünü birçok paketleyiciye aynı anda tedarik etmenin daha çok yolu oluşuyor. Robotlar ambarları, insanları yarım tonluk hareketli raflardan uzak tutmak için yalnızca robot alanlarını saklama alanı haline getirilmiş ve insansız alanlar olarak tariflendi. Operatörler, insan veya forklift trafiği olmadığı için, rafları birbirine daha yakın şekilde yerleştirebiliyor ve bir bölgedeki depolama alanını yüzde 25 daha fazla artırabiliyorlar. Bunun yanı sıra robot bölümünün ısıya veya ışığa ihtiyacı olmadığı için enerji ihtiyacı azalıyor ve kayıp eşya oranı çarpıcı bir şekilde azalıyor.

Robotlar, sofistike bir konveyör sisteminden çok daha ucuza mal olmasına rağmen hala pahalı bir teknoloji. Bu sistemi kurmak isteyen bir firma, milyonlarca dolar harcama yapmak durumunda kalıyor ve aynı zamanda depoyu tüm sisteme entegre etmek için uzun bir yapılandırma sürecine giriyor. Milyonlarca doların karşılığı olarak bu robotlar, yapay zeka algoritmaları ve yeni model gelişmiş sensörlerle birlikte ürünleri çok daha az hatayla sevk ederken, birbirlerini sensörler sayesinde görerek kaza oranını da sıfıra indirilebiliyor. Bu gelişmelere rağmen yine de, robotlar henüz her şeyi yapamıyorlar. Hızlı bir şekilde doğru kutuyu bulabiliyorlar ancak yetkinlikleri hala bir insanınki kadar gelişkin değil.

Görüntüleme Sistemleri ve Sensörler

Robotlar ana kontrol sistemleriyle birlikte hareketlerini de optimize etme yeteneğine sahip olarak üretiliyor. Bu sistem sayesinde işçilerle işbirliği yapmak üzere tasarlanan robotlar, insanlardan izole edilmek yerine, onlarla aynı ortamda ve aynı zamanda insanlardan, forkliftlerden, paletlerden ve kutulardan kaçınarak depo tabanında hızlı bir şekilde hareket edebiliyorlar. Alternatif yolları planlamak için engelli bölüm ve departmanları belirleyebiliyor ve hedeflerine ulaştıklarında ise işçilerle iletişime geçerek görevlerini tamamlıyorlar. Saniyede 2 metre gibi bir hızla hareket eden robotlar bu işlemleri hızlıca yapabilecek kadar akıllı olmak zorundalar. Bu tasarım ve sistem, ortamı görüntüleyen ve çarpışmaları önlemeye yardımcı olan sensörlerle başlıyor. Çoğu robot kuruluşu, 3B görüntü üretmek için bir lazer ışını ile çevreyi saniyede 20 kere tarayan görüş sistemini LIDAR üzerinde temellendiriyor. Bütün depo alanın tanımlanması ve aynı rafa yönelen robotların kuyruğa girerek yapacakları işlemi gerçekleştirmesi gibi algoritmalar ise depo kurulumunda ve daha sonrasında ihtiyaçlara göre düzenleniyor.

Geleceğin Otomasyonu için Laboratuvar Olarak Depo Yönetimi

Yeni nesil depo robotları sensörler ve yazılımlardan çok daha fazla ortak noktaya sahip. İnsanlara yalnızca ürün getiren robotların aksine bu robotlar, ürünleri toplayıcılar ve paketleyiciler arasında dolaştırarak verimliliği artırıyor ve aynı zamanda hataları ve mal kayıplarını da azaltıyor. Üstelik bunu çok daha küçük bir işgücüyle yapıyorlar. Depolar kontrollü ortamlar olmasına rağmen değişen engeller, trafik ve beklenmedik durumlar ile karışabiliyorlar. Ancak yine de şehir içi yollar için tasarlanan şoförsüz otomobillerin alacakları risklerden farklı olarak, depo hareketlerini kontrol etmek için bugünün teknolojisi yeterli olarak görülüyor.

Depoların tam otomasyonu için onları bir nevi laboratuvar olarak ele almak gerekir. Gelişmekte olan sensörler, donanım, yazılım ve tedarik zincirini test etmenin, otonomiyi mümkün kılan makina öğrenme araçları olduğunu düşünün. Bugünkü depolar sadece bir başlangıç. Onlardan fabrikalara, hastanelere, alışveriş merkezlerine, şehir caddelerine ve sonunda yüksek hızlı yollara özerk robotlar getiren kanıtlanmış teknolojiler ortaya çıkacak.

Peki biz bu işin neresinde olacağız?

MMO İstanbul Şubesi tarafından verilen Lojistik, Satın Alma, Tedarik Zinciri ve Depo Yönetimi Sertifika Programı ile güzel bir başlangıç yapabilirsiniz.

 

İbrahim M. TATAROĞLU

TMMOB Makina Mühendisleri Odası

İstanbul Şubesi Yönerim Kurulu Sekreteri