EMEK VE DEMOKRASİ MİTİNGLERİNDE 12 EYLÜL LANETLENDİ

 Bu dönem ikinci kez düzenlenen Teknik 12 Eylül 1980 Darbesinin 28. yıldönümünde Ankara, İzmir, İstanbul, Samsun, Antalya ve Mersin'de yapılan mitinglerle bir kez daha "Darbeciler Yargılansın" talebi kitleler tarafından dile getirildi. İzmir'de yapılan mitinge TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı konuşmacı olarak katıldı. Ankara'da yapılan mitingde ise TMMOB korteji coşkusu ve kitlesi ile mitinge geniş katılım sağladı.

İzmir
İzmir'de DİSK öncülüğünde 13 Eylül 2008 Cumartesi günü gerçekleştirilen, "Emek ve Demokrasi Mitingi"ne 20 bin dolayında kişi katıldı. DİSK, Türk-İş, KESK ve TMMOB başta olmak üzere çok sayıda emek örgütü ve siyasi partinin yer aldığı mitingde, Alsancak Limanı, Cumhuriyet, Konak ve Montrö meydanlarında oluşturulan kortejlerle miting alanına yüründü. Mitinge, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok'un da bulunduğu kurum temsilcileri katıldı. Saat 13.00'de iki ayrı koldan yürüyüşle başlayan miting yoğun sıcağa karşın 4 saat sürdü.

Ankara
Ankara'da 12 Eylül askeri darbesi, Darbe Karşıtı Platform'un organize ettiği mitingle protesto edildi.
TMMOB ve bağlı Odaların da destek verdiği miting için darbe karşıtları 13 Eylül 2008 Cumartesi günü saat 11:00'de Ankara Garı önünde toplandı. Darbe karşıtları alkış, slogan ve 12 Eylül'de hayatını kaybedenlerin fotoğraflarını taşıyarak mitingin yapılacağı Sıhhiye Meydanına doğru yürüdüler. Yürüyüş boyunca "Gün gelecek devran dönecek darbeciler halka hesap verecek" "Devrim şehitleri ölümsüzdür" "Faşizme karşı omuz omuza" "Yaşasın halkların kardeşliği" sloganlarıyla 12 Eylül askeri darbesi protesto edildi.
Sıhhiye Meydanında bir dakikalık saygı duruşunun ardından her yıl geleneksel hale gelen "12 Eylül yoklaması" yapıldı. Mitingde Darbe Karşıtı Platform adına 78'liler Derneği Başkanı Ruhşen Sümbüloğlu konuşma yaptı. Miting, müzik dinletisiyle son buldu.

İstanbul
"12 Eylül'den Ergenekon'a Kontrgerilla Dağılsın Darbeciler Yargılansın" mitingi halkın İstanbul Kadıköy Tepe Nautilus önünde toplanmasıyla başladı. Ellerinde o dönem yaşamını yitirenlerin fotoğraflarını taşıyan darbe karşıtları sloganlar ve pankartlar eşliğinde yürüyüşe geçti. Rıhtım Caddesi boyunca yürüyen çok sayıda  darbe karşıtı "Darbecisiniz, paşa paşa yargılanacaksınız" pankartı açtı.

Mersin
Mersin'de "Darbecilere Karşı Demokrasi Yürüyüşü" yapıldı. 78'liler Derneği koordinasyonunda yapılan yürüyüşe yaklaşık iki bin kişi katıldı. Mersin Devlet Hastanesi önünde toplanan darbe karşıtları Metropol miting alanına yürüdü.

Samsun
78'liler Girişimi, KESK, Samsun-Sinop Tabip Odası, ÖDP, TKP, EMEP, SDP'nin katılımıyla gerçekleştirilen mitinge yaklaşık bin kişi katıldı. Mitingde ortak açıklamayı KESK eski Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul yaptı.

Antalya
"12 Eylül hukuku kaldırılsın, darbeciler yargılansın" diyen Antalya mitingine 78'liler Girişimi KESK Antalya Şubeler Platformu, Barış Girişimi, ÇHD, Demokratik Halklar Platformu, ÖDP, DTP, SDP organize etti. Mitingde demokratik bir anayasa talebi dile getirildi.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı da İzmir mitinginde konuşma yaptı. Soğancı, tüm katılanları selamlayarak şunları söyledi:

"Merhaba arkadaşlar,
Dostlar merhaba
Yüreği emekten ve insandan yana atanlar merhaba
Bu ülkenin aydınlık beyinli, aydınlık yürekli yiğit insanları merhaba
"12 Eylül darbecileri yargılansın, Biz 12 Eylül düzeniyle hesaplaşıyoruz" diyenler merhaba.
Bugün dost örgütümüz DİSK'in çağrısıyla, 12 Eylül'ün 28. yılında, "Emek ve Demokrasi Mitingi"nde, İzmir'de bu alanda ses çıkarmaya gelenler merhaba

Hepinizi bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları adına, örgütüm TMMOB adına sevgiyle, dostlukla selamlıyorum.

Sevgili arkadaşlar,

12 Eylül bu ülkede faşizmin adıdır. 12 Eylül devletin, siyasetin, ekonomi ve toplumsal yaşamın yeniden yapılandırıldığı dönemecin adıdır.

Türkiye bugün de darbecilerin, çetelerin ve kirli ilişkilerin kıskacındadır.
Darbe yalnızca, 12 Eylülcülerin, onların çocuklarının yönetimi elinde bulundurduğu dönemde değil, siyasal, ekonomik ve toplumsal yaşamda yarattığı dönüşümle, 12 Eylül Anayasası ve kurumlarıyla günümüzü de belirlemektedir. 12 Eylül, Susurluk'ta, Şemdinli'de Ergenekon'da kirli yüzünü göstermektedir.

12 Eylül faşizmi, emperyalizmin Türkiye üzerindeki bir uygulamasıdır.

Bugün yaşadığımız; sosyal devlet anlayışından uzaklaşma, gelir dağılımındaki adaletsizlik, emekçilerin haklarının tırpanlanması, kamunun birikiminin özelleştirme uygulamalarıyla talan edilmesi, gericiliğin tüm yaşam alanlarımıza girmesi, neo-liberal politikalarla ABD-AB-Dünya Bankası-IMF güdümünde bir Türkiye 12 Eylül'ün sonucudur. 12 Eylül'ü yaratan güçlerin tam da istediği bu sonuçtur.

Türkiye 12 Eylül dönemiyle hesaplaşmadan, darbecileri yargılamadan bu karanlıktan çıkamayacaktır. Yüreği emekten, halktan yana çarpanların mücadelesi esas olarak bu kapitalist küreselleşmeye uyum sağlayan bu düzene karşı olmalıdır. Biz esas olarak bu düzenin kendisiyle hesaplaşmayı önümüze koymalıyız. Biz neo-liberalizme, gericiliğe, darbe özlemcilerine karşı bir mücadeleyi esas almalıyız.

Evet, "Ergenekon yetmez, 12 Eylül darbecileri yargılansın." sözü doğrudur; ama yeterli değildir. Biz, 12 Eylül düzeniyle hesaplaşmalıyız

Halkına karşı sorumlulukları olan bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları ve onların örgütü Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği şimdi 12 Eylül düzeniyle hesaplaşma zamanıdır demektedir.

TMMOB, "Bir başka yaşam, Bir başka Türkiye, Bir başka dünya"nın mümkün olduğunu bilmekte ve yurttaşları ve örgütleri bu mücadelede omuz omuza olmaya çağırmaktadır.

Şimdi haykırma zamanıdır arkadaşlar:

Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber, ya hiç birimiz