ŞUBEMİZİN GENEL KURUL VE SEÇİMLERİ GERÇEKLEŞTİ

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
İzmir Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

15 Ocak 2018

Şubemizin 29. Genel Kurul ve Seçimleri hafta sonu gerçekleştirilerek 29. Dönem Yönetim Kurulu belirlendi.

Şubemizin 29. Olağan Genel Kurulu ve Seçimleri, 13-14 Ocak 2018 tarihlerinde Odamız Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi’nde gerçekleşti. 13 Ocak Cumartesi günü Genel Kurul gerçekleşirken, 14 Ocak Pazar günü yönetim kurulu seçimleri yapıldı.

N. Doğan Albayrak başkanlığında, Nuray Bozokalfa (Başkan Yardımcısı), Cansu Kökey ve Güneş Altay’dan oluşan divan tarafından yönetilen Genel Kurul, Şubemiz Yönetim Kurulu Başkanı Güniz Gacaner Ermin’in konuşması ile başladı.

Gacaner Ermin konuşmasında şunları söyledi:

"Saygıdeğer Konuklar ve Basın Mensupları, Değerli Üyelerimiz;

Şubemizin 29.Olağan Genel Kuruluna Hoş geldiniz.

28.Dönem Yönetim Kurulu adına burada bulunan herkesi ayrı ayrı sevgi ve dostlukla selamlıyorum.

Saygıdeğer Konuklar,

Değerli Üyelerimiz,

Bilindiği gibi genel kurullar geçen iki yıllık dönemin değerlendirilmesi ve özeleştirileri ile birlikte yeni döneminde planlandığı ve çalışmalarının belirlendiği bir kuruldur.

28. dönemde de “meslek ve meslektaş sorunlarının, ülke ve toplum sorunlarından ayrılamayacağı” ilkesini esas alan insan odaklı duruşumuzla emek, barış, eşitlik, özgürlük, demokrasi, toplumsal cinsiyet eşitliği kavramlarına inanan, gericiliğin, ırkçılığın ve ayrımcılığın olmadığı bir arada kardeşçe bir yaşamı savunduk ve savunmaya da devam edeceğiz.

Şubemizin; 28. Olağan Şube Genel Kurulu’nun görüş ve önerileriyle oluşturulan Çalışma Programı doğrultusunda üstlenmiş olduğu sorumlulukları dünya ve ülke genelinde yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen en iyi şekilde, üreterek yerine getirdiğine inanıyorum.

 

29. Dönem Genel Kurulumuzun da siz değerli üyelerimizin katkılarıyla çalışma dönemi programını üretken, katılımcı, geniş bir bakış açısıyla hazırlayarak gerçekleştireceğine eminim.

Sevgili Meslektaşlarım,

28. dönem içerisinde şubemizin üye sayısı 11 bine, öğrenci üye sayımız 900'e yaklaşmış bulunmaktadır. Odamızın kalıcı örgütlülüğü için öğrenci üyelerimizi önemsiyoruz.

Yine 28. Dönem süresince;

  • Asansör Sempozyumu,
  • 3. Kaizen Paylaşımları Etkinliği,
  • Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi,
  • İzmir Rüzgâr Sempozyumu ve Sergisi,

gibi mesleki teknik etkinliklerimizden ayrı olarak,

  • Klasik Türk Müziği, Halk Müziği etkinliklerimiz ile birlikte,
  • Gelenekselleşen Açıkhava sinema gösterilerimize,
  • Tepekule Kongre Merkezimizde düzenlenen etkinliklere,

katılanların tespit edilen sayıları ile birlikte, sanayiye yönelik hizmetlerimiz, mesleki denetim çalışmalarımız, asansör periyodik kontrol çalışmalarımız, bilirkişilik hizmetlerimiz dâhil edildiğinde iki yılda 2 milyona yakın kişiye ulaştığımız görülmektedir.

Bu sayı, İzmir’imizde yaşayan her 2 kişiden birinin Odamızın mesleki teknik, sosyal ve kültürel etkinliklerinden yararlandığının göstergesidir.

28. dönem çalışmalarımızı ve etkinliklerimizi sıralar isek bu uzun bir liste oluşturuyor. Bana göre liste başında; 28. Dönem Yönetim Kurulumuzun tüm meslek odaları ve şubeleri içerisinde bir ilk olarak şubemizin 2018-2022 yıllarını kapsayan Stratejik Planını hazırlamasıdır. Bu plan ile daha kaliteli, planlı ve verimli olarak üyelerimiz için çalışmaların sürdürülmesi hedeflenmiştir.

Bu çalışma ve hazırlıkta emeğini esirgemeyen öncelikle DEÜ Öğretim Üyesi ve Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Özgür Yalçınkaya’ya, Lisans Öğrencisi Funda Deniz ile Çalışma Grubumuzun tüm üyelerine teşekkürler ediyorum.

Odamızın verdiği teknik hizmetler kapsamında, İzmir Şube olarak Türkiye'de bir ilki daha gerçekleştirmenin gururu ile belirtmek isterim ki, Hava Hızı Laboratuvarımızda kurulan Rüzgâr Tüneli tamamen KALMEM birimimiz tarafından tasarlanmış ve yerli bir üretici tarafından imal edilmiştir. Bu yeni rüzgâr tüneli sayesinde rüzgâr ve güneş ölçüm istasyonlarında, ayrıca kule vinçlerinde kullanılan sensörlerin, hava hızı deney ve kalibrasyonları yapılmaktadır. Ayrıca, KALMEM olarak Rüzgâr Deneyi kapsamında, ilk TÜRKAK Akreditasyon denetimini bu dönem başarı ile tamamlayarak rüzgâr endüstrisine uluslararası standartlarda hizmet üreten bir kurum haline gelindi. Bu sayede Odamız, sensör kalibrasyonlarından başlayarak, veri analizine kadar uzanan bir kapsamda rüzgâr endüstrisine akredite mühendislik hizmeti üreten ülkedeki tek kurum olarak faaliyetlerine devam etmektedir. Bu başarıda emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

 

Bu dönemde Mekanik Tesisat Mühendisliği Komisyonumuz tarafından SMM Çalıştayı gerçekleştirildi. Çalıştayın sonuçları üyelerimiz ve oda merkezimiz ile paylaşıldı. 29. Dönemde, bu çalıştayda alınan kararların hayata geçirilmesi için hep birlikte çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Odamız, ülkemizde eksikliğini tespit ettiği nitelikli ara eleman konusunda katkıda bulunarak, farklı disiplinlerde çalışacak nitelikli ara teknik eleman yetiştirilmesi konusunda çalışmaktadır ve bu amaç doğrultusunda Asansör Uygulamalı Sınav Merkezini 2017 yılı sonunda faaliyete geçirmiştir. Asansör Uygulamalı Eğitim Merkezimiz, sektörün katkı ve destekleri ile kurulmuştur. Kurulan laboratuvar ile asansör sektörüne MYK alanında hizmet verilmesinin yanında sektörde çalışmak isteyen kişilerin eğitim almaları da sağlanacaktır.

Sayın konuklar, değerli üyelerimiz,

AKP iktidarının 16 yıldır sürdürdüğü hatalı ve yanlı ekonomik politikalarından dolayı, TÜİK verilerine göre işsizlik oranının %12,1, kayıt dışı çalışanların oranı ise %33,3'e ulaştığı, enflasyon oranının ise yüzde 11,92olduğu ülkemizde ekonominin bilmeyenlerce yönetildiği anlaşılmaktadır. İmalat sanayi geri plana atılarak, rant odaklı inşaat sektörü ve hizmet sektörü özendirilmiştir. Son yıllarda ekonomideki durağanlıktan dolayı çalışanlar, emekçiler sanayicilere fazla gelmeye başlamış, inşaat sektöründe de geçmiş yıllara göre çalışan sayısı ciddi oranda azalmıştır.

Bununla beraber, birbiri ardına kurulan üniversitelerde altyapısı, laboratuvarı olmayan mühendislik bölümlerinin açılması, yabancı mühendislere denetim ve denklik belgesi aranmaksızın ülkemizde çalışma hakkı tanınması, yüksekokul mezunu teknikerlerine hızlandırılmış eğitimle mühendislik unvanı verilmesi, üst üste konulunca meslektaşlarımız arasında işsizlik oranı artmış, buna paralel olarak mühendislerin çalışmaları karşılığında aldığı ücretler ise düşmüştür.

Bu iki yıl içinde ülkemizde yaşanan önemli gelişmelerden biri de 15 Temmuz darbe girişimidir. AKP’nin 10 yıldan fazla bir zaman boyunca örtülü iktidar ortağı olan ve “Ne istedilerse verildiği” itiraf edilen Gülen cemaatinin yaptığı iddia edilen darbe girişimi başarısız olsa da, ardından ilan edilen OHAL’i takiben adeta bir sivil darbe sürecine girilmiştir. Ülke KHK’lar ile yönetilmeye başlanarak TBMM işlevsiz kılınırken, yine bu KHK’lar vasıtasıyla sorgusuz sualsiz, tüm muhalif kesimleri de kapsayacak şekilde on binlerce kişi işinden, malından mülkünden, geleceğinden edilmiştir. Bununla yetinilmeyip, belediyelere kayyum atanarak el konulmuş, çok sayıda milletvekili başta olmak üzere binlerce kişi siyasi kırım operasyonu denebilecek şekilde gözaltı ve tutuklamalara maruz kalmıştır. Darbelere karşı çözümün daha fazla baskı, zor, yasak değil, aksine daha fazla demokrasi olduğu, demokrasi geleneğinin yeterince gelişmesi, demokrasi güçlerinin daha kitlesel hale gelmesi ile birlikte darbe girişimlerine hiçbir şekilde cesaret edilemeyeceği ortadayken iktidarın bu tutumu, aslen karşı olduklarının darbenin kendisi değil, ellerindeki neredeyse mutlak gücün şu ya da bu şekilde el değiştirmesi olduğunu gözler önüne sermiştir.  Bu anlayışa karşı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da özgürlükleri ve demokrasiyi savunmak Şubemizin birincil görevlerinden olacaktır.

Sayın konuklar,

 

Bu dönemde yaşanan referandum süreci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın başkanlık hevesini fiili bir şekilde gidermekte görünse de, anayasa tanımayan bu fiili durumun da kendisini yeterince tatmin etmediği anlaşılmaktadır. Erdoğan’ın tek adam olma hevesinin gerçekleşmesi doğrultusunda en önemli adım olan referandum 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleşmiş, hile iddialarının tüm dünya ve ülkemizce biliniyor olmasına karşın başkanlık referandumunun ortaya koyduğu gerçek, refah, demokrasi ve özgürlüklerin sadece sandığa gidilerek veya güç odaklarının kendi içindeki kavgalarının sonucu olarak hayata geçmeyeceğidir. Daha özgür, daha yaşanabilir, daha adil bir düzenin hâkim olduğu bir ülke özleminin giderilmesi, ancak kesintisiz demokrasinin sürdürülmesi ile mümkündür.

Son iki yılda özellikle eğitim alanında geriye gidişler hızlandırılmış, laiklik ilkesi hiçe sayılarak eğitimin ve yaşamın bütün alanlarının dinselleştirilme çabaları hız kazanmıştır. Eğitimde gericileşmenin en önemli belirtisi, sayıları her geçen gün artan imam hatip okullarıdır. İlimi, tekniği ve toplumun ihtiyaçlarını temel alan bir eğitimin yerini, dini referans alan, hızla dinselleştirilen bir eğitim anlayışı almakta, çocuklarımızın zihinlerine iktidarın kendi ideolojik amaçları doğrultusunda şekil verilmeye çalışılmaktadır.  Şubemiz, çalışmalarını bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da herkesin ulaşabileceği eşit, parasız, laikliği ve bilimi temel alan eğitim için mücadeleye devam edecektir.

Son yıllarda yaşanan, toplu iş cinayetlerine dönüşen iş kazaları ve meslek hastalıkları, sermayenin azami kâr hırsı ve emek aleyhine politikalarından kaynaklandığını hepimiz biliyoruz.  İş Sağlığı Güvenliği Yasası 2012 yılında çıkartıldı ve sonrasında defalarca değiştirildi. Bir önceki genel kurulumuzda, 2015 yılında meydana gelen iş kazalarında en az 1.730 işçinin yaşamını yitirdiğini belirtmiştik.

2016-2017 yıllarında iş cinayetleri, rant odaklı politikalarındaki ivmenin de etkisiyle hız kazandı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin hazırladığı raporlara göre 2016 yılında 110’u kadın, 56’sı çocuk, 96’sı göçmen olmak üzere 1970, 2017 yılında ise 116’sı kadın, 60’ı çocuk olmak üzere 2 bin 6 olarak belirtilmiştir; yani 2 yıllık zaman diliminde 3 bin 976 işçi, iş cinayetleri sonucunda yaşamını yitirdi. Önlenebilir oldukları kesin olan tüm bu cinayetlerde siyasi iktidar kendi sorumluluğunun üstünü örtmektedir. İş kazalarında yaşanan ihmaller zinciri devletin çalışma yaşamını taşeronlaştırma, güvencesizleştirme politikalarının ve maliyet kaygısı ile hareket eden işverenin ortak sorumluluğudur. Çalışma yaşamı ve İSG ile ilgili tüm mevzuat düzenlemeleri, bu alanla ilgili emek ve meslek örgütlerinin önerileri dikkate alınarak yapılmadığı müddetçe, mevcut sorunlar, olaylar ve acılar artacaktır. 

Sayın üyelerimiz,

Ülkemizde kadın haklarına, hatta kadının yaşamdaki varlığına yönelik saldırıların ideolojik ve sistematik bir hükümet politikası olduğunu hepimiz biliyoruz.

Bu politikalar sebebiyle ülkemizde kadın cinayetleri her yıl artmakta, erkek şiddetine, tecavüzüne maruz kalan kadınlar, 'iktidarın adaletsiz adaleti’ ile tekrar mağdur edilirken, kadına yönelik şiddet cesaretlendirilmekte, çocuklara yönelik cinsel suçlarında caydırıcılıktan uzak olduğu bilinmektedir.

2017 yılında 400'ün üzerinde kadın şiddet sonucu yaşamını yitirirmiş, 300'ün üzerinde kadına cinsel şiddet uygulanmış, 400'e yakın çocuk da cinsel istismara uğramıştır.

Ülkemizde toplumsal cinsiyet eşitliğinin anlatılması ve anlaşılması gerektiğini düşünüyorum. Kadınların ekonomik, sosyal ve politik yaşama katılımları ve katkıları toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleşmesi ile mümkün olacaktır. Kadın Haklarının demokratikleşmede ve gelişmelerindeki payı tüm dünya ülkeleri ve ülkemizde yadsınamaz. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin toplumca bilinmesi, özümsenmesi, anlaşılması için proje üretilmesi inancımızla;

 

Şubemizin 28. Dönem Kadın Mühendisler Komisyonu olarak, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği konusunda kadın-erkek bütün üyelerimizde farkındalık yaratmak için "Mor Söyleşiler" projesini üreterek, tüm bu söyleşileri de kitap haline getirmiştir. Bu çalışmada emeği geçen tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Sevgili Dostlar,

Oda çalışmalarında görevi başında yitirdiğimiz tüm değerlerimizi, odamızın ve şubemizin bu günlere taşınmasında emeği geçen tüm yönetici ve meslektaşlarımızı saygıyla anıyorum.

28. Dönem Yönetim Kurulu olarak; Genel Kurulumuzda sizlerin de katkılarıyla şekillendirdiğimiz çalışma programımızda; “odağına ‘insanı’ alarak emekten, barıştan, eşitlikten, özgürlükten, demokrasiden yana, toplumsal cinsiyet eşitliğine inanan ve her türlü gericiliğe, ırkçılığa, ayrımcılığa karşı bir arada yaşamı savunan bir anlayışla” Odamızın çalışmalarına katkı koyan ve katılan üyelerimize, şube çalışanlarımıza, teknik görevlilerimize, il-ilçe temsilcilik yürütme kurullarımıza, işyeri temsilcilerimize, delegelerimize, komisyon ve çalışma gurubu üyelerimize, odamızın geleceği dinamik gücü öğrenci üyelerimize, Oda ve TMMOB organlarında görev alan üyelerimize, 28. Dönem Yönetim Kurulu üyelerimize emeklerinden dolayı saygılarımla teşekkür ederim.

Sevgili meslektaşlarım; sizlere Yönetim Kurulu Başkanı olarak bu son konuşmam. 27. ve 28. Dönemde bana bu onurlu görevi layık gören siz değerli üyelerimize, yönetim kurulu üyelerimize, tüm çalışma arkadaşlarıma verdikleri katkılar, yaptıkları yapıcı eleştiriler ve samimiyetlerinden dolayı ayrıca teşekkür ediyor ve şükranlarımı sunuyorum.

Bizler; “Eşit, Özgür ve Demokratik Bir Türkiye’de Birlikte Yaşamı” savunma mücadelesinde demokrasi ve emek bileşenleriyle omuz omuza onurlu yürüyüşümüze devam edeceğiz. Genel kurulumuza katılan tüm değerli üyelerimizi, değerli konuklarımızı ve basın mensuplarını sevgi, saygı ve dostlukla selamlıyorum."

Ermin’in açılış konuşmasının ardından, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hasan Ali Kılıç birer konuşma yaparak genel kurula başarı dileklerini ilettiler. Sonrasında sırasıyla 28. Dönem Şube Çalışma Raporu, Şubemiz Yönetim Kurulu Sekreteri Melih Yalçın tarafından, Mali Rapor ise Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Tayfun Çaylan tarafından genel kurula sunuldu. Çaylan’ın ardından Çalışma Grup Raporları, gruplardan sorumlu üyelerimiz tarafından özetle sunuldu.

Daha sonra ise çalışmaların değerlendirilmesi bölümüne geçildi. Bu bölümde üyelerimiz söz alarak görüş ve önerilerini ifade ettiler.

Görüş ve önerilerin ardından söz alan Şubemiz Yönetim Kurulu Sekreteri Melih Yalçın, üyelerin görüş, öneri ve eleştirilerini yanıtladı. Daha sonra söz alan Şubemiz 28. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Güniz Gacaner Ermin de 28. Dönem çalışmalarında kendilerine destek olan herkese teşekkür ettiğini belirtti. “Son Söz Üyenin” bölümünde ise Şubemiz geçmiş dönem yönetim kurulu başkanlarından Necdet Türetken söz alarak üyeler adına konuştu.

Şubemizin 29. Olağan Genel Kurulu, yönetim kurulu adaylarının belirlenmesi ve delege adaylarının açıklanmasının ardından saat 18.00’de sona erdi.

Şubemizin 29. Dönem Yönetim Kurulu Seçimi ise 14 Ocak Pazar günü gerçekleşti. Çocuklara ve büyüklere yönelik çeşitli sosyal etkinliklerle zenginleşen ve Çağdaş Demokrat Makina Mühendisleri ile Dinamik Mühendisler listelerinin katıldığı seçimlerde toplam 1152 üyemiz oy kullanırken, bu oylardan 1145’i geçerli sayıldı. Seçimler sonucunda Çağdaş Demokrat Makina Mühendisler 29. Dönem Yönetim Kurulu’nu oluşturmaya hak kazandı.