ÇOCUKLARIMIZ OKULLARDA ÖLMEMELİ!...

İzmit Turgut Reis İlkokulu’nda,  demir kapının düşmesi sebebiyle yaşanan üzücü ölümlü kaza ile ilgili şube basın açıklaması gerçekleştirildi.  

ÇOCUKLARIMIZ OKULLARDA ÖLMEMELİ!...

Makina Mühendisleri Odası olarak İşçi Sağlığı ve Güvenliği Alanında çalışmalar yürütüp, çeşitli eğitim ve etkinlikler düzenleyerek yıllardır bu önemli konuya kamuoyunun dikkatini çekmeye çalıştık. Turgut Reis İlkokulu’nda yaşanan üzücü ölümlü kaza ilk olmadığı gibi, bu anlayışla son da olmayacaktır.

-              Yıl 2007, 14 Yaşındaki Ali Rıza Araz'ın kafasına çocukların salladığı bayrak direği düştü.

-              Yıl 2010, bayrak direğinin kafasına düşmesi üzerine ağır yaralanan 9 yaşındaki Ayten Akbaş isimli öğrenci, kaldırıldığı hastanede ölüm kalım mücadelesi veriyor.

-              Yıl 2010, İstanbul Maltepe'de bir ana sınıfı öğrencisi, düşerek kırılan lavabonun boğazını kesmesi sonucu öldü.

-              Yıl 2017, Giresun’un Bulancak ilçesinde 5 yaşındaki çocuk oyun oynadığı okul bahçesinde elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti.

-              Yıl 2017, Sivas'ta 6 yaşındaki ilkokul öğrencisi Sinem Ece, okulun ikinci katından yangın merdiveni boşluğuna düşerek hayatını kaybetti.

-              Yıl 2018, Şanlıurfa’da oyun oynamak için girdiği okulun bahçesinde üzerine demir korkuluk devrilen 3 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti.

Ve 4 Ekim 2018 Perşembe, Derince Denizciler Mahallesi'nde bulunan Turgut Reis İlkokulu bahçesinde arkadaşlarıyla birlikte oyun oynayan 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Ali İşler'in tuttuğu raylı metal bahçe kapısı üzerine devrilmesi sonucu ağır yaralanmıştı, ne yazık ki Mehmet kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Hangi yürek bu minik bedenlerin böyle hayattan kopup gitmesine razı olabilir.  Çok basit kontroller ve tedbirler ile önlenebilecek bu ölümlerin bir çoğundan sonra kamu otoritelerinden ölümleri önleyecek bir tedbir ve çalışmayı bırakın soruşturma açma işleminin dışında açıklama duyulmamıştır. 

Daha önce uyardık; çözüme katkı sunmak istedik. Ama…

Makina Mühendisleri Odası olarak geçmişte yaptığı incelemeler sonucunda okullarda birçok tehlikeli durum fark etmiş, 2011 yılında okullarda risk değerlendirmesi yaparak Milli Eğitim Müdürlüğü’ne raporlamak istediğimizi dönemin milli eğitim müdürünü makamında ziyaret ederek iletmiştik. Ancak bu talebimiz o dönemde dikkate alınmamıştır.

O dönem, iş güvenliği komisyonumuzun okullarda yaptığı incelemelerde; okulların kazan dairelerinin iş güvenliği açısından uygun olmadığı, elektrik tesisatlarında kaçak akım koruma rölesi bulunmadığı, topraklama ölçümü yapılmadığı, pencerelerin, merdivenlerin, acil çıkış kapı ve yollarının çocuklar düşünülmeden yapıldığı, bahçelerinde demir filizlerinin olduğu, birçok okulda dolapların sabitlenmediği gibi ciddi sorunlar olduğunu gözlemlemiştir. 

Kanundan kamu kurumlarının muaf tutulması meşru değildir!

31 Haziran 2012 tarihinde yayınlanan 6331 sayılı  İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kamudaki yürürlük tarihi ardı ardına ertelenerek 2020 yılına ötelenmiş, adeta devlet kurumları mevzuattan kaçırılmıştır. Halen okullar gibi güvenliğin çok önemli olduğu kamusal alanlarda iş güvenliği konusunda bir çalışma yapılmamakta, çocuklarımızın canı yanmaya devam etmektedir.

Eğitim emekçileri ilkyardım, acil durum yönetimi, yangın söndürme gibi konularda yeterli meslek içi eğitimi alamamaktadır. Bu nedenle okullarda yaşanacak acil durumlarda ve kazalarda doğru müdahale tamamen şansa bırakılmıştır.

Okullarda yaşanan kazaların önlenmesi için;

-              Öncelikle problemleri gizleyen anlayıştan vazgeçilmelidir. 

-              6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kamu işyerlerinde acilen yürürlüğe sokulmalıdır.

-              Okulların risk değerlendirme çalışmaları hızla yapılarak tespit edilen olumsuzluklar giderilmelidir. Okullarda elektrik tesisatı, kazan dairesi gibi tesisatlar mevzuatın istediği şartlara kavuşturulmalı, periyodik muayene e testleri yapılmalıdır.

-              Bahçe kapıları, bayrak direkleri, yağmur olukları ve çatı kiremitleri planlı olarak kontrol edilmeli ve tespit edilen uygunsuzluklar giderilmelidir.

-              Otomatik kapı gibi mekanizmalar var ise bunlar uygun sensörler ile kontrol edilmelidir.

-              Okullarda dolap, raf, eğitim araç gereçleri gibi devrilme riski olan nesneler sabitlenmelidir.

-              Binaların mimari açıdan çocukların fizyolojik özelliklerine uygun olmayan kısımları iyileştirilmelidir.

-              Servislerin standartlara uygunluğu periyodik olarak kontrol edilmeli. İlkokul servislerinde destek ve güvenlik amacı ile ikinci bir personel olup olmadığı trafik denetimleri yolu ile denetlenmelidir.

-              Eğitim emekçilerinin tamamı ilkyardım, acil durumlar, yangına müdahale gibi konularda uygulamalı eğitimlerden geçirilmeli ve bu eğitimler periyodik olarak tekrarlanmalıdır.

-              Mesleki, teknik okullardaki makine ve ekipmanlar makine emniyeti açısından değerlendirilmeli, uygun güvenlik donanımları ile donatılmalıdır.  Mevzuata uygun olarak periyodik muayene ve bakımları yapılmalıdır.

-              Tüm bunların yapılabilmesi için daha önce küçültülen milli eğitim bütçesi artırılmalıdır.

Bir kez daha Çocuk, Kadın, İşçi ayrımı yapmaksızın okulda, sokakta, fabrikada “sağlık ve güvenlik” şartlarının değerlendirilmesi, düzenlenmesi, iyileştirilmesi çabasını göstereceğimizi; tüm kamu kurum ve kuruluşlarla birlikte çalışmalar yapabileceğimizi yineliyoruz.

Murat Kürekçi

TMMOB Makine Mühendisleri Odası

Kocaeli Şube Başkanı  

09.10.2018