"Yurtlarda yeni çocuk ölümleri istemiyoruz. Kamusal hizmet olarak güvenli ve çağdaş yurt anlayışının yanındayız."

BASINA VE KAMUOYUNA

"Yurtlarda yeni çocuk ölümleri istemiyoruz. Kamusal hizmet olarak güvenli ve çağdaş yurt anlayışının yanındayız."

29 Kasım 2016 tarihinde Adana’nın Aladağ ilçesindeki Özel Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda çıkan yangın sonucu, yurt yetkilisinin 6 yaşındaki kızı vile biri eğitmen olmak üzere 12 kişi yaşamını yitirmiş, bazı öğrenciler yaralanmıştı. Bu vahşet, ne yazık ki ilkokul öğrencilerine yönelik yurt yapmanın yasak olduğu ülkemizde ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın izniyle açılan bir yurtta gerçekleşmişti.

Bu olayın ardından 06/05/2017 tarih ve 30058 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan "Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği"nin "binalarda aranacak şartları belirleyen "Kurum Binaları" başlıklı 9. Maddesinin 6.ve 8.fıkraları aşağıdaki gibi yayınlanmıştı.

“(6) Kurum binalarının iç ve dış duvarları ile tavan döşemelerinde ahşap ve yanma özelliği yüksek malzemelerden yapılmış giydirmeler kullanılamaz.

(8) Kurum binalarında yangın ikaz amacıyla duman ve ısıya duyarlı, gaz kaçaklarını algılayan sensörler, alarm sistemi ile kurum kontenjanının yüzden fazla olması halinde otomatik söndürme sisteminin bulunması zorunludur.”

Ancak bu yurt katliamını gözardı eden  MEB, Bakanlar Kurulu kararıyla “Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği’nde skandal bir değişiklik yaparak, yurt açma koşullarının zorlaştırılarak, denetimlerin arttırılması taleplerine kulaklarını tıkamış, ve aksine şartları kolaylaştırma yoluna giderek 16/03/2018 tarih ve 30362 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Özel Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile 9. Maddenin 6. fıkra tamamen yürürlükten kaldırarak, 8. Fıkradaki 100'den fazla öğrenci ifadesi 200’den fazla olarak değiştirmiştir.

Bu değişiklik ile 200 den az öğrencisi olan çok sayıda yurt için otomatik söndürme sistemi zorunluluğu ortadan kaldırılmış,yurtlarda yanıcı nitelikte ucuz malzemeden dekoratif veya başka amaçlar ile giydirmeler yapılmasınınönü açılmıştır.

Ayrıca yönetmeliğin Geçici 2. Maddesine aşağıdaki fıkra eklenerek bazı vakıf ve derneklerin açacağı yurtlar için inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izni aranmayacağı belirtilmiş, yapının sağlamlığı ile ilgili olarak yapı proje müeliflerinin düzenleyeceği rapor yeterli görülmüştür. Son derece sakıncalı bu değişiklik ile hükümete yakın vakıf ve derneklere imtiyazlar getirilmiştir. 

“(8)  18/10/1982 tarih ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 121.maddesi ile 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanununun 4.maddesine göre çıkarılan kanun hükmünde kararnameler doğrultusunda kapatılan özel öğretim kurumları veya özel öğrenci yurtlarının hazineye veya Vakıflar Genel Müdürlüğüne devredilen binalarında, Bakanlar kurulunca kamu yararına çalıştığına karar verilen vakıf ve dernekler tarafından bu yönetmelikte belirlenen kurumlardan herhangi birinin açılmasının istenmesi halinde, bu binaların inşaat ruhsatı veya yapı kullanma izni aranmadan, binanın sağlam ve dayanıklı olduğuna ilişkin çevre ve şehircilik il müdürlükleri, yapının proje müellifleri ya da yetkili serbest proje büroları veya üniversitelerin ilgili bölümlerince düzenlenen teknik rapor ile teknik raporu düzenleyen serbest inşaat mühendisinin gerçerliliği devame den serbest inşaat mühendisliği belgesi ile işyeri tescil belgesi istenerek 01/08/2019 tarihine kadar açılış işlemleri yapılır. “

İstismar, ölüm, şiddet gibi kabul edilemez suçlar ile  sıklıkla ülke gündemine gelen ve çoğunluğu çeşitli cemaatlerce işletilen yurtlara ilişkin düzenlemelerde insan hayatına dair yükümlülüklerin azaltılması son derece kaygı vericidir.

Unutulmamalıdır ki Aladağ’da yaşanan katliamın sorumlusu sadece o yurdu işletenler değil, aynı zamanda ilçedeki devlet yurdunu kapatarak halkı bu tür yurtlara mecbur bırakan, kaçak yurtların faaliyetlerine göz yuman, yurtları sağlık ve güvenlik açısından denetlemeyen kamu otoritesidir.

Makina Mühendisleri Odası olarak çoğunluğu cemaatlerin örgütlenme aracına dönüşmüş yurtların kamu eliyle işletilmesinin sağlanmasının, yine başta ilk ve orta öğrenim çağındaki çocuklar için mevzuata ve çağın gerekliliklerine uygun, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin alındığı yurtların kamu eliyle açılmasının sağlanmasının gerektiğini;

mevzuatta yapılan ve yangın güvenliği açısından zafiyeti artıran değişikliklerin de iptalinin gerekliliğini önemle kamuoyuna belirtmek isteriz.

Laik, parasız, eşit ve kamusal eğitim hakkını savunan “Makina Mühendisleri Odası olarak her zaman çocuklarımızın sağlık ve güvenliğinden yana tavır aldık, almaya devam edeceğiz.

TMMOB

Makina Mühendisleri Odası

Kocaeli Şube Yönetim Kurulu adına

Murat KÜREKCİ

Başkan