PAMUKOVA DAVASI'NIN TAKİPÇİSİYİZ...

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.

BASINA VE KAMUOYUNA
12 Ekim 2004

Temmuz ve Ağustos aylarında iki acı tren kazası yaşadık.
Yarın 13 Ekim 2004 tarihinde saat 10.00'da Adapazarı‘nda Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 22 Temmuz 2004 tarihinde Pamukova‘da meydana gelen ve 39 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazası faciası konusunda açılan Kamu Davasının ilk duruşması gerçekleşecektir.
Kazaların oluş nedenine ilişkin her türlü önlemi alması gereken siyasi iktidar, sorumluluktan kaçarak her iki kazanın da makinist hatalarından kaynaklandığını iddia ederek gerçekleri kamuoyundan gizlemeye çalışmıştır. Kazada bilirkişi incelemesi yapılmadan deliller kısmen yok edilmiş, kazanın oluş nedeniyle ilgili gerekli incelemelerin yapılması önlenmeye çalışılmıştır.
Bu kazaların gerçek sorumluları planlamayı, bilgiyi, bilimi, mühendislik çalışmalarını ve insan hayatını önemsemeyen siyasi rantı ilke edinmiş, her olaya "kaza ve kader" anlayışıyla yaklaşan siyasal iktidarlardır.

Ülkemizde tüm demiryolu güzergahının alt ve üst yapısı eskimiş ve yıpranmıştır. Demiryollarının özelleştirilmesi ve kamusal bir hizmet olan demiryolu taşımacılığının ticarileştirilmesi politikaları ile TCDD'nin kurumsal yapısı parçalanmıştır. Yine bu yaklaşım çerçevesinde lokomotif bakım ve yol bakım atölyeleri de işlevsizleştirilerek küçültülmüştür. Bir kısmı da eleman yetersizliği bahane edilerek kapatılmıştır. Bunun yanısıra demiryollarına eleman yetiştiren demiryolu meslek okulları da kapatılarak, demiryollarının insan kaynakları kurutulmuş, nitelikli personel kurumdan uzaklaştırılmıştır. Bunun yerine liyakatı esas almayan, demiryolu işletmeciliğinde ehil olmayan teknik ve idari kadrolar kurumda çalışmaya başlatılmıştır.

Demiryollarında teknolojik geriliğin yanısıra faal personelin çalışma koşulları Avrupa'da hiçbir demiryolu işletmesinde olmayacak kadar kötüdür. Normal çalışma süresi 160-170 saat olması gereken makinistler, personel yetersizliği nedeniyle 150-180 saat fazla mesai yapmaktadırlar. Bu koşullarda çalışan personelin doğal olarak hata yapma olasılığı artmakta, bu olumsuzluklara sistemden kaynaklanan eksiklikler ve teknolojik gerilik de eklenince kazalar kaçınılmaz olmaktadır. Sonuçta, demiryollarına yönelik uygulanan ticarileştirme, kurumun alt yapısını dağıtma politikalarının faturası makinistler, tren personeli gibi alt düzey çalışanlara çıkarılmaktadır.

Bilindiği gibi kazadan hemen sonra iki makinist ve tren şefi tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Delillerin kısmen yok edilmesi, tam anlamıyla bir teknik incelemenin önüne geçilmek istenmesine rağmen Cumhuriyet Savcılığının atamış olduğu Bilirkişi Heyeti 4/8 oranında kurum yetkililerini kusurlu bulmuştur. Yine kurumun emir ve talimatnameleri gereği hizmet gören birinci makinist 3/8, ikinci makinist ise 1/8 oranında kusurlu bulunmuştur. Buna rağmen sorumluluğu olan Ulaştırma Bakanı ve TCDD yetkilileri görevleri başındadır.

Kamuoyuna soruyoruz: 
Bu kazaların gerçek sorumluları demiryollarının teknolojisini yenilemeyen, bilimsel uyarılara kulak tıkayan, insan hayatı ile ilgili gerekli yatırımları yapmayan, personelin çalışma koşullarının iyileştirilmesi için gerekli önlemleri almayan siyasi iktidar ve atadığı bürokratlar değil midir?

Yoksa, çok olumsuz koşullarda sürekli risk altında görev yapmaya çalışan emekçiler midir?
Bunca gerçek ortada iken, sorumluluğu çalışanlara yıkmak isteyenler Mecliste gensoruları reddetmekte ve hiçbir şey olmamış gibi yerlerinde oturabilmekte, gerçek sorumluların yargılanmamasına izin vermemektedirler.

Ancak şunu bilsinler ki, onlar kamu vicdanında bugünden mahkum olmuşlardır.
Gelişmeler göstermektedir ki, AKP iktidarı ve atadığı bürokratlar yargılama sürecinin hızlı ve adil olmasına olanak sağlamayacaklardır Dolayısıyla 13 Ekim 2004 tarihinde görülecek olan Kamu Davası bu kazalar üzerinden ülkemizin ulaştırma politikalarının yeniden tartışılacağı bir dava olacaktır. Bu nedenle TMMOB'ye bağlı Meslek Odaları ve KESK Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası bu davanın takipçisidir.

Ülkemizin ulaştırma politikası konusunda söz söyleyen, araştırma yapan, katkıda bulunan tüm kurum ve kişiler ile tüm duyarlı kamuoyunu yarınki duruşmayı izlemeye davet ediyoruz.

Saygılarımızla

KESK BİRLEŞİK TAŞIMACILIK ÇALIŞANLARI SENDİKASI
TMMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI
TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI

Yayına Giriş Tarihi

2004-10-12 07:00:00