SOMA`DA YÜZLERCE EMEKÇİNİN YAŞAMINA VE YARALANMASINA MAL OLAN İŞ CİNAYETİ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Diyarbakır Şubesi

Soma ilçesinin Eynez bölgesinde 6 bin işçinin çalıştığı Soma Holding’e ait Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi madeninde trafo patlaması nedeniyle olduğu belirtilen iş cinayetinde yaşamını yitiren 205 maden işçisinin ailesi ve yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye tarihinde görülmemiş bu iş cinayetinde; ölü sayısının daha da artmasından endişe ediyoruz.

Ülkemiz özelleştirmelerle 24 Ocak 1980 ekonomik kararlarının ardından tanışmıştır.  İlk özelleştirme uygulamaları, en çok kar getireceği öngörülen maden işletmelerinde başlamıştır.

Ardından Türkiye Kömür İşletmeleri‘nin (TKİ) 2005‘te aldığı kararla rödovans (maden ocaklarının işletmesinin kiraya verilmesi) karşılığı işleri özel sektöre devretme kararı almasıyla, madenlerde denetimsizlik daha da artmıştır. Devletin işlettiği dönemlerde de madenlerde kazalar yaşanmıştır; ancak hiçbiri bu kadar büyük çapta olmamıştır.

Soma Maden Ocakları da 2005 yılında bahsettiğimiz rödovans karşılığı özelleştirilen maden ocaklarından biridir. Şirketin iş güvenliğine titizlikle uyan bir madencilik şirketi olduğu iddia edilmektedir.  

Madende o gün kaç işçinin çalıştığını bilemeyen, ocaktaki gaz oranını izleyemeyen, kamuoyuyla hiçbir bilgi paylaşamayan bu şirketin, teknolojiyi iyi kullanamadığı ve iş güvenliğini de uygulamadığı facianın sonuçlarından ortaya çıkmaktadır.

Trafonun patlaması bile gerekli bakımın, testlerin, denetimin yapılmadığının ipuçlarını bizlere vermektedir. Çünkü yeraltında trafo patlaması sonucu meydana gelen yangınların ortama sızdırmayacak standartlara sahip olması gerekmektedir. Sadece bu bile ortada ciddi bir ihmalin olduğunu göstermektedir.

Tabii burada tek suçlu maden şirketi değil, Çalışma Bakanlığı da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da aynı derecede bir kusurun içinde. Çünkü görevi gereği düzenli yapması gereken denetimleri yapmadığı ya da yapılan denetimlerde buna göz yumulduğu olayın neticesinden anlaşılmaktadır.

Çalışma Bakanlığı`nın zaten çok sıkı olmayan denetimleri, özellikle 2005 yılında alınan rödovans karşılığı özelleştirilen madenlerde genel olarak zayıflamıştır, denetimler zayıflayınca iş cinayetleri de artmıştır.

Taşeron işçi çalıştırma yaygınlaşmış, bunun üzerine taşeronun taşeronu işçiler çalıştırılmış, iş güvenliği eğitimi bile almadan işçiler madenlere indirilmiş, sendikalı işçi sayısı azalmıştır.

Madende yaşamını yitirenler arasında 15 yaşında bir çocuğun olması da; kaçak çocuk işçi çalıştırılması da bu denetimsizliğin en basit göstergesidir.

Yine muhalefet milletvekillerinin bundan daha 20 gün önce  Meclis`te verdikleri, Soma`daki iş kazalarının ve sorumlularının incelenmesi için araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin önergenin reddedilmesi de hükümetin işçi cinayetlerine karşı görev ihmalini gözler önüne sermektedir.

Madenlerde hem mühendisler hem de işçiler üzerinde inanılmaz bir üretim baskısının olduğu bilinen bir gerçektir. Aşırı kar hırsı nedeniyle ortaya çıkan bu durum, devletin yani Çalışma Bakanlığı`nın gerekliği denetimleri yapmaması nedeniyle Türkiye tarihinde görülmedik bir faciaya yol açmıştır.

Bir avuç kömür için ömür tüketenler, bu aşırı kar hırsının ve denetimsizliğin kurbanı olmuştur.

Şimdi gerekli denetimi yapmayıp, maden emekçilerinin hayatına mal olanlar, bunun hesabını vermelidir.

Bunun Roboski`den de, Madımak`tan da, Gazi`den de Gezi`den de hiçbir farkı yok. Hepsinde de devletin ihmali var, göz yumması var, hukuka, kendi koyduğu kurallara uymaması var. Burada da devletin kamu görevlilerinin, bakanlarının, gerekli denetimi yapmayarak, böyle bir sonuca davetiye çıkardığını görülmektedir.

Hukukun yerini keyfiyetin aldığı, kişiye özel hukukun geliştirildiği, devletin istediği zaman denetim dışına çıktığı ancak hesap vermediği, kent topraklarının, suyunun, orman arazilerinin; madenlerinin, fabrikalarının satılıp kalkınma modeli olarak yutturulduğu bu son on iki yılda; hükümetin kalkınma modelinin sadece zenginler için ya da iktidara yakın yeni zenginler yaratılması için yapıldığı, bu modelde;

 emekçiye, yurttaşa, doğaya yer olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Bu ülkede insanın hiçbir değerinin olmadığı, enerji bakanının, yaşamını yitiren emekçilerden "tane" diye söz etmesiyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Demokratik ülkelerde böylesi olaylarda hükümetler düşer. Ama bizim gibi ülkelerde bakanların istifasını istemek bile yanlış bulunur.

Biz yine de Çalışma Bakanı ve Enerji Bakanı`nı sorumluluklarının gereğini yapmayarak böyle bir faciaya davetiye çıkardıklarından dolayı istifaya davet ediyoruz.

Maden sahibi başta olmak üzere gerekli önlemleri almayan, görevini ihmal ederek bu faciaya yol açanların mutlaka yargılanmasını istiyoruz.

Yargılanmalıdır ki; bir daha hiç kimse kar için insan hayatıyla oynamasın!

 

TMMOB DİYARBAKIR İL KORDİNASYON KURULU