Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
TÜR ADI | SEMBOL |
İSİM/AD | (i) |
SIFAT | (s) |
FİİL | (f) |
ZARF | (z) |
EDAT | (-e) |
EK | ek |
BAĞLAÇ | b |
plano-concave |
düzlem-içbükey (i) |
planoconcave |
bir yüzü düz, diğer yüzü içbükey (concave) olan. (s) |
planned |
planlı (s) |
planned landuse |
planlanan arazi kullanımı (i) |
planned maintenance |
planlı bakım (i) |
planned stage construction |
planlanmış kademeli inşaat (yolların ve caddelerin, tasarımlarına ve önceden tespit edilmiş olan bir zaman çizelgesine göre, birbirini takip eden asfalt betonu tabakaları serilmesi suretiyle yapılmaları) (i) |
planned unavailability |
programlı işletme dışı kalma (i) |
planned usage |
planlanan kullanım (i) |
planner |
planlamacı (i) |
planning |
Planlama, düzenleme. (i) |
planning |
planlama (geleceğe yönelik olarak önceden ve arzu edilen amaçlara erişmek gayesiyle sistematik eylem programları hazırlama işlemi) (i) |
planning |
planlama (i) |
planning analysis |
planlama analizi (proje geliştirmenin ilk aşamasında ortalama ve genel planlama verisine dayalı olan belirtilen bir hizmet seviyesini sağlayan gerekli şerit sayısını tahmin etmek için kullanılan kapasite analizi yöntemlerinin kullanılması) (i) |
planning engineer |
planlama mühendisi (i) |
plano- |
düzlem anlamı veren birleştirici ek |
plant |
fabrika (i) |
plant |
santral (i) |
plaster |
sıvamak (f) |
plaster |
yapıştırıcı bant (i) |
plaster board |
tahta kaplama (i) |
plaster of paris |
alçı, jips, paris plasteri (i) |
plastering |
sıvama, sıva yapma (i) |
plastering |
sıvama (i) |
plastic |
1. Plastik: Dokuyu tamir eden veya dokuya şekil veren |
plastic |
plastik, elastik olmayan (s) |
plastic |
plastik malzeme (i) |
Plastic |
Kimyasal kondansasyon veya polemerizasyon yolu ile meydana gelen cisim, plastik. (i) |
Plastic |
Plastik, kalıba gelir, kalıplanır, yumuşak hamur gibi, yoğrulur, balçık, (s) |
plastic |
plastik (s) |
plastic clay |
plastik kil, orta sıkılıkta kil (i) |
plaster |
sıva (i) |
plaster |
alçı (i) |
plant cost |
tesis masrafı (i) |
Plant Environment |
Fidanlık ortamı, bahçe ortamı, fabrika ortamı, tesis ortamı. (i) |
plant layout |
fabrika düzeni, fabrika planı (i) |
plant mix |
tesiste karıştırma, plent-miks (hazırlandıktan sonra yola serilmek üzere mineral agrega ile asfalt çimentosunun veya bir sıvı asfaltın sabit veya yürüyen bir mekanik karıştırıcıda karıştırılması) (i) |
plant room |
makina dairesi (kumanda odası) (i) |
plant room |
makina dairesi (i) |
plant, screening and washing |
bkz. screening and washing plant (i) |
plant-mixed surface treatments |
tesiste karıştırma ile yapılan sathi kaplamalar (bir tesiste asfalt ile kaplanmış olan agregadan, kalınlığı l inçten daha az olacak şekilde serilmiş tabaka) (i) |
planum |
(pl. plana). Düzlem. (i) |
plaque |
plaka (i) |
plaque |
levha (i) |
plasma |
plazma (i) |
plasma screen |
plazma ekran (i) |
plastic deformation |
kalıcı şekil değiştirme (i) |
platinode |
Bir elektrik bataryasında toplayıcı safha. (i) |
playback head |
yeniden oynatma kafası (i) |
playback, to |
yeniden oynatmak |
playground |
oyun sahası (i) |