Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
| TÜR ADI | SEMBOL |
| İSİM/AD | (i) |
| SIFAT | (s) |
| FİİL | (f) |
| ZARF | (z) |
| EDAT | (-e) |
| EK | ek |
| BAĞLAÇ | b |
| wheel brake shoe adjusting cam |
tekerlek fren pabucu ayar eksantriği (i) |
| wheel brake shoe |
tekerlek fren pabucu (i) |
| wheel brake hose spring lock |
tekerlek fren hortumu yayı kilidi (i) |
| wheel brake hose |
tekerlek fren hortumu (i) |
| wheel brake cylinder reinforcement |
tekerlek fren silindiri takviyesi (i) |
| wheel bearing seal |
teker göbek yatağı keçesi (i) |
| wheel bearing |
tekerlek göbek bilyası, poyra yatağı, tekerlek yatağı (i) |
| wheel base |
dingil açıklığı, tekerleklerin yere temas noktaları veya poyra merkezleri arası açıklığı wheel base dingiller arası mesafe (i) |
| Wheel Base |
Bir taşıtın ön ve arka dingilleri arası mesafe. (i) |
| wheel barrow |
tek tekerlekli el arabası (i) |
| wheel balancer |
tekerlek dengeleme cihazı (i) |
| wheel balance weight |
tekerlek veya volan dengeleme ağırlığı (i) |
| wheel balance |
tekerlek veya volan dengesi (i) |
| wheel and axle |
su çıkrığı (i) |
| wheel aligning gauge |
tekerlek kapanıklığını ölçme aleti (i) |
| wheel aligning |
tekerlek ayarı (i) |
| wheel |
tekerlek üzerinde taşımak (f) |
| wheel |
tekerlek (i) |
| wheel |
teker (i) |
| wheel |
kasnak (i) |
| wheel |
tekerlek (i) |
| wheel |
teker, çark, pervane (i) |
| wheel |
çark, tekerlek, jant, direksiyon simidi (i) |
| Wheel |
(a) Göbek ve çemberi birbirlerine parmaklarla birleştirilmiş tekerlek. Örneğin, araba tekerleği, kasnak vs. (b) Çapı genişliğinden (kalınlığından) büyük olan dişlilere çark. tekerlek adı verilir. (i) |
| Wheatstone bridge |
Wheatstone köprüsü (i) |
| wharfage |
iskele ücreti (i) |
| wharf rıhtım |
iskele (i) |
| Wharf Crane |
Liman vinçi. rıhtım vinci. (i) |
| Wharf Crane |
Bakınız Crane. (i) |
| wharf |
rıhtım (i) |
| wharf |
iskele ücreti (i) |
| wharf |
iskele (i) |
| wet-type air cooler |
ıslak tip hava soğutucusu (i) |
| wet-type air cooler |
nemle çalışan hava soğutucu (i) |
| wetting |
nemlendirme, ıslatma (i) |
| wetted perimeter |
ıslak çevre (i) |
| wetted area |
ıslak alan (i) |
| wetland |
sulak alan (i) |
| weting angle |
temas açısı, ıslatma açısı (kapiler boruda) (i) |
| weting and drying |
ıslatma ve kurutma (i) |
| Wet-Bulb Thermometer |
Yaş termometre, yaş uç termometresi. (i) |
| wet-bulb temperature |
yaş-termometre sıcaklığı: Su ile doyurulmuş bir pamuk fitil ile kaplı ampüle sahip ve fitil üzerinden hava akışını sağlayan bir termometre kullanılarak ölçülen sıcaklıktır. (i) |
| Wet-Bulb Temperature |
Yaş termometre sıcaklık derecesi, yaş uç sıcaklık derecesi, yaş uç ısı derecesi. (i) |
| wet type clutch |
yağlı tip kavrama, yağlı tip debriyaj (i) |
| wet surface (of boiler) |
kazanın su tarafı (i) |
| wet steam |
ıslak buhar (i) |
| wet screening |
ıslak eleme (i) |
| wet sand |
ıslak kum, rutubetli kum (i) |
| wet return |
ıslak geri dönüş (i) |
| wet return |
ıslak dönüş (i) |