TMMOB ADANA KENT SORUNLARI SEMPOZYUMU YAPILDI

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Adana Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

18 Mayıs 2008

Adana'nın ulaşımdan altyapıya, kentsel dönüşüm projelerinden kent peyzajına, imar planlarından afet yönetimine birçok sorununun ele alındığı TMMOB Adana Kent Sorunları Sempozyumu 9-10 Mayıs 2008 tarihlerinde düzenlendi.

Adana‘nın ulaşımdan altyapıya, kentsel dönüşüm projelerinden kent peyzajına, imar planlarından afet yönetimine birçok sorununun ele alındığı TMMOB Adana Kent Sorunları Sempozyumu 9-10 Mayıs 2008 tarihlerinde düzenlendi. Sekreteryası Adana İl Koordinasyon Kurulu tarafından yürütülen sempozyum kapsamında 9 oturum gerçekleştirildi. Sempozyum oturumlarına http://adanakent.sempozyum.tv/ ve http://adanakent.sempozyum.tv/ adreslerinden ulaşılabilir.

Sempozyum açılışında TMMOB Adana İKK Sekreteri ve MMO Adana Şube Başkanı Hüseyin ATICI şunları söyledi;

TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu; Birliğimize bağlı Odalarımızın üyelerinin uzmanlık alanından hareketle kentimizin, kentlimizin sorunlarına ilişkin görüş ve önerilerini hem üyeleri hem de kamuoyu ile paylaşmayı toplumsal bir sorumlulukolarak görmektedir.

Uzmanlık alanlarımızdan hareketle, elde ettiğimiz birikimlerden yola çıkarak, çağdaş, planlı, sağlıklı, güvenli, demokratik, sanayileşen, üreten bir Adana hedefiyle yaşadığımız kentin sorunlarının çözümüne ilişkin bildirilerin sunulacağı "Adana Kent Sorunları Sempozyumumuzda sunulacaktır.

Yaşadığımız kente ilişkin pek çok sorunla karşı karşıya bulunabiliriz. Ancak bu sorunların çözümünde kilit rolde olanlar yani çözülemediği takdirde diğer sorunların çözülmesini de engelleyen sorunlar daha önemlidir.

Bu sorunlardan birincisi; yaşadığımız kentteki demokrasi eksikliğidir. Yerel yönetimler, katılımcı yönetim yaklaşımınıve demokrasiyi esas almalıdır. Demokrasi mecburen başvurulması gereken bir oylama düzeneği değildir, demokrasi birkültürdür. Demokrasi, çoğunluğun kafasına estiği gibi yönettiği, yöneticilerin istedikleri kararları yalnızca oya dayanan yöntemlerle aldığı bir rejim değildir.

Demokrasi azınlık görüşlerin, farklı olanın temel haklarının korunduğu bir sistemdir. Zaten tersi geçerli olsaydı çoğunluğun oyuna dayalı bir sisteme gerek olmazdı. Çoğunluk kendi hakkını, her halükarda, gerekirse orman kanunu ile her zaman koruyabilir.

Kilit önemde sorunlardan ikincisi; Yerel siyasetin zayıflığıdır. Gerek yerel düzeyde gerek ülke çapında sorunların çözümünde siyaset önemlidir. Siyaset sorunlara çözüm geliştirilen bir zemindir, zemin olmalıdır. Siyasi partilerimizin yerel örgütleri, kentimizin sorunları ile daha aktif bir şekilde ilgilenmeli ve çalışma yapmalıdır. Yerel siyasetçilerin kendileri kentli bilincine sahip, aktif ve katılımcı bir yurttaş olmadan Adana halkından bunu beklemek hayal olacaktır.

Yerel siyaset, 5 yıl boyunca bir şey yapmayıp, seçimlere 6 ay kala adaylık çalışması yapmak değildir. Yerel siyaset, genel merkezin basın açıklamasının altına kendi imzasını atıp yeniden yayınlamaktan ibaret olmamalıdır. İletişimin bu kadar hızlı ve yaygın hale geldiği günümüzde, büyük çoğunluk zaten siyasi partilerin genel başkanlarının ve genel merkezlerinin ne dediğini duymaktadır.

Olması gereken, siyasi partilerimizin yerel örgütlerinin, kendi dünya görüşleri çerçevesinde, kente ve yerele ilişkinözgün politikalar üretmeleridir. Bu gerçekleştirilmediği takdirde birbirinden tamamen zıt fikirde olan siyasi partilerimiz bile birbirinin aynısıymış gibi bir görüntü ortaya çıkmaktadır. Adana halkının demokratik platformdaki seçenekleri kısırlaşmakta ve aralarındaki fark silikleşmektedir.

Yine, kilit roldeki sorunlardan üçüncüsü, kentin ortak birikimi olan uzman kuruluşların, meslek odalarının görüşlerinegereken önemin verilmemesidir. Ülkemiz de halkımız da zengin değildir. Yerel yönetimlerimiz, yaptığı her çalışmada zaten kıt olan kaynaklarımızı, verimlilik anlayışı çerçevesinde nasıl en iyi şekilde değerlendirebileceğine dikkat etmelidir. Konu ile ilgili uzman görüşlerini ifade etmeyi, sadece bir kentli olarak toplumsal görevi olarak gören meslek odalarımızın görüşlerine gereken değer verilmelidir.

Görüşleri değerlendirilmeyen ve hem kendi, hem de Adana halkının haklarını adalet, hukuk önünde aramak mecburiyetinde bırakılan meslek odalarımızı, hukuken haklı oldukları mahkemeler aracılığı ile tespit edilmiş iken sanki suçlu imiş ya da vatandaşı mağdur etmiş gibi göstermeye çalışmak büyük haksızlıktır.

Kentimizin sorunlarını çözmekle sorumlu olanlar seçimle yönetime gelmiş olan kişilerdir. Yapılan olumlu işlerin onuru ve mutluluğu seçilmiş yöneticilere aittir. Aynı şekilde, en ucuz maliyeti olan uygulamayı yani uzmanlık görüşümüzü değerlendirmeyip, kıt olan kaynaklarımızı akla ve bilime, halkımızın çıkarlarına uygun kullanmamak ve bundan dolayı oluşan kamu ve özel kişilerin uğradığı zararın sorumluluğu da seçilmiş yöneticilere aittir.

Dördüncü ve son olarak kilit rolde önemli olarak değerlendirilebilecek bir sorun da; Adana‘daki örgütlü kesimler arasında bir dayanışma ilişkisinin olmamasıortak iş yapma kültürünün eksikliğidir. Adana‘daki hem sivil toplum kuruluşları, hem meslek odaları hem de siyasi partilerin yerel örgütleri kente ilişkin ortak bir yerel politika geliştirme konusunda bir araya gelememektedirler. Deyim yerindeyse hemen her kesim, Adana yerelindeki pozisyonunu, ele geçirme, elinde tutma, dışlama, yok sayma, alternatifleri daha küçükken yok etme anlayışı çerçevesinde oluşturuyor. Bu ise ortak akıl oluşturulamadığı için, kentin gelişiminin olduğu yerde saymasına, sorunların giderek artmasına, Adana halkının önüne çıkabilecek alternatiflerin yok olmasına ve gitgide daha büyük bir kaosa ve karmaşaya yol açmaktadır.

Bu sayılanlar kilit önemde olan ve ilk olarak çözülmesi gereken sorunlar. Bir de bugün Adana gerçekliğine bir bakalım;

Daha 4 hafta bile olmadı. 16 Nisan Çarşamba günü Adana‘da bir patlama meydana geldi. 8 yaşında bir çocuğun yandığı ve para ödenmediği için özel bir sağlık kuruluşunda rehin tutulduğu olayın ardından yaşananları hep beraber yerel ve ulusal basından izledik.

İşin medyatik boyutunu ve siyasi istismarını bir kenara bırakmak kaydıyla, bu olay Adana‘da yaşadığımız sorunlarımızın iç içe geçmişliğini gösteren acı bir örnek oldu.

Bu olayda her şey var, Türkiye ve Adana gerçeği var.

§ Göç sonucu yerinden yurdundan olmuş, büyük kentlerin varoşlarına sürüklenmiş insanlar,

· Bu insanların yaşamak için yaptıkları evlerden oluşan imarsız iskânsız kaçak yapılardan oluşan sokaklar, mahalleler,

§ Bu mahallelerde, sokak aralarında, evlerin altında ruhsatsız, kaçak işyeri açan insanlar,

§ Mahalle içi ara sokaklarda, konutların altında, bu tip akıldışı, yasadışı işyerlerini seçim, siyaset, oy vb. kaygılarla görmezden gelen seçilmiş yerel yöneticiler,

§ Yine konutların alt katında işyeri açılmasının normal olduğunu, müteahhitlerin ancak bundan para kazanabileceğini söyleyen başka yerel yöneticiler,

§ Görevleri bunu denetlemek iken bu görevini yerine getiremeyen yetkililer,

§ Sözü geçen işyerinde 45 kg‘lık sanayi tüplerini 2 kglık piknik tüplerine kaçak olarak dolduran ve bunu pazarlamaya kalkan, para uğruna hem mahalle halkının, hem kaçak tüp kullanıcılarının hem de oğlunun canını tehlikeye atan ama sonra mağduru oynayan korsan işyeri sahibi,

§ Bu işyerinde çocuk işçi olarak çalışan işyeri sahibinin oğlu olan 8 yaşındaki çocuk,

§ Kaza sonrası yaralıların götürüldüğü özel sağlık kuruluşunda para ödenmediği için yaralıların rehin tutulması,

§ Özel sağlık kuruluşunun kapatılması için talimat verilmesi ve medyanın "Başbakan tatilini yarıda kesti, mağdurlara sahip çıkıp, hastaneyi kapattı" manşetlerini atarak, olayın en önemli sorumlusunu mağdur olarak göstermesi,

İşte bu sayılanların tümü hem ülkemizin hem de kentimizin gerçekliğinin önemli bir kısmı.

Bu 2 gün boyunca burada yapılacak sunumlar, görüş ve değerlendirmeler umut ediyoruz ki , çağdaş, planlı, sağlıklı, güvenli, demokratik, sanayileşen, üreten bir Adana‘yı hep birlikte hayata geçirme yolunda çalışmalara ışık tutsun.

Son olarak Sempozyum Düzenleme ve Yürütme Kurulu üyelerine ve çalışmalarımıza destek veren Çukurova Gazeteciler Cemiyeti‘ne, Çukurova Öğretim Elemanları Derneği‘ne, Adana Çevre ve Tüketiciyi Koruma Derneği‘ne, Çağdaş Hukukçular Derneği‘ne, Adana Sokak Çocukları Derneği‘ne, Adana Tabip Odası‘na, Türk Eczacılar Birliği 4. Bölge Adana Eczacı Odası‘na, Eğitim-Sen ve SES Adana Şubelerine teşekkür ediyorum. Sempozyum sekreteryasını yürüten Makine Mühendisleri Odası Adana Şube çalışanlarına ve sempozyum sekreterimize teşekkür ediyor hepinize saygılarımı sunuyorum.