Kar Yağdı Özelleştirme Altında Kaldı

Kamuya ait onlarca tesisi, doğacak sonuçları düşünmeden haraç mezat özelleştirerek yandaşlarına peşkeş çeken AKP iktidarı, şimdi de karayollarındaki karla mücadele işini özelleştirerek halkın ulaşım hakkına darbe vuruyor, ulaşım güvenliğini tehlikeye sokuyor...

Özelleştirmede sınır tanımayan AKP iktidarının, karayollarındaki kar mücadele işini bile peşkeş çekmesi sonucu, Karayolları`nın sadece adı kalırken, 160 şube şefliği devre dışı kaldı.

Türkiye genelinde yoğun kar yağışı devam ederken, yılbaşı öncesinde Türkiye`nin karayolu açısından en önemli arterlerinden biri olan Balıkesir-Manisa karayolunun  günlerce kapandığını hayretle gördük. Ayrıca hergün yeni bir karayolunun trafiğe kapandığı haberlerini alıyoruz.

Her bölgenin, hatta her bölgedeki farklı yolların kar mücadele yöntemi farklıdır. Karın sulu veya kuru olması, yolun etrafında ağaçlık alanın var olup olmaması, o bölgedeki rüzgârın şiddeti ve niteliği, yoldaki araç trafiğinin niteliği gibi birçok faktör, karla mücadeleyi etkilemektedir. Kar mücadelesi için yeterli makina, ekipman ve donanımla birlikte uzman personel gerekir. Örneğin her hangi bir kamyonu kar mücadelesinde kullanamazsınız. Kamyonun özel donanımı olması, bunu kullanacak olan personelin de tecrübeli, bilgili olması, aracın teknik özelliklerini bilmesi ve bu konuda belgesi olması gerekir. Ayrıca greyder, rotatif, yükleyici gibi özel kar mücadele makina ve ekipmanının bulunması gerekir.

Tüm bunlar karla mücadelede büyük önem taşırken, ülkede ne var ne yok özelleştiren AKP iktidarı, Karayolları`nın karla mücadele işlerini de taşeronlaştırmıştır. Bu taşeronlaştırma işine yakından baktığımızda ihaleleri alan firmaların ekipmanlarının yeterli olmadığı görülmektedir. Ekipmanları olanların da personeli gerekli bilgi ve donanıma sahip değildir. Sadece para kazanmayı hedefleyen, uzman ekipleri istihdam etmeyen, kar mücadelesi için özel makinaları bulundurmayan, kısaca makina parkları da personeli de yetersiz olan taşeron firmaların, sıradan ekip ve ekipmanlarla kar mücadelesi yapmaları söz konusu olamaz.

Ülke genelinde Karayolları`na bağlı 160 şube şefliği bulunmaktadır. Belli aralıklarla karayolları üzerine yerleştirilmiş ve makina parkıyla, personeliyle, temel görevi yolların bakımını yapmak, güvenliğini sağlamak ve kar mücadelesi yaparak yolları açmak ve açık tutmak olan bu şube şeflikleri, açık gibi görünmekle birlikte şu anda taşeronlaştırmayla atıl durumda kalmışlardır. Şube şefi vardır ama iş olarak, ekipman olarak, personel olarak yetersiz düzeyde bırakılmışlardır.

Bu durum, ulaşımda karayolunu kullanan vatandaşların temel kamusal hakkına önemli darbe vurmuştur. Ülke düzeyinde özelleştirmelere devam edildiği takdirde, olumsuzluklar artarak devam edecek, Karayolları`nın halen bakımından sorumlu olduğu otoyollar ve devlet yollarının tamamında büyük aksamalar yaşanacak, trafik güvenliği ile mal ve can güvenliği tehlikeye girecektir.

Sonuç olarak ulaşım hizmeti kamusal bir hizmettir, özelleştirilmemelidir. Devlet, yurttaşların ulaşım hakkını kaliteli, kesintisiz ve ekonomik bir şekilde sağlamak zorundadır. Bu yoldan geri dönülmelidir.

Bursa`da karla mücadelede durum

Kar yağışı ve elverişsiz hava koşulları Bursa ili ve çevresinde de ulaşımı olumsuz yönde etkilemektedir. Bursa`da karla mücadele ağırlıklı olarak Karayolları ve Belediyeler tarafından yapılmaktadır. Özellikle kent içinde Belediyelerin sorumlu olduğu yollarda hizmetlerin aksadığını ve karla mücadelede yetersiz kalındığını, yol tuzlamasının bile yeterince yapılmadığını, zamanında ve etkili bir çalışma ortaya konmadığını hep birlikte yaşadık ve gördük.

Büyükşehir Belediyesi`nin her gün basında anlatmakla bitiremediği çalışmaların "Makyaj Belediyeciliği"nden öteye bir çalışma olmadığı, alt yapı çalışmalarına yeterince önem verilmediği, yağmur kar gibi sıradan doğa olaylarında bile kent yaşamının olumsuz şekilde etkilenmesi ile bir kez daha görüldü.

Deprem gibi daha büyük bir doğa olayı yaşanması durumunda ise sonuçları düşünmek bile ürkütücüdür, korkutucudur. 

Hal böyleyken, kent içinde yeterince karla mücadele edemeyen Bursa Büyükşehir Belediyesi`nin Bursa-Uludağ karayolunun bakımına talip olduğunu basından öğreniyoruz.  

Bursa`da halk normal koşullarda bile ulaşım çilesi çekerken, kent içinde ölümlü trafik kazalarının en çok yaşandığı iller arasında Bursa ön sıralarda yer alırken, kent içi yollarda bir "tuzlama" işini bile yapamazken BBŞB`nin farklı işlere talip olması doğru değildir.   

BBŞB`ne, Karayolları ya da başka bir kurumun yapması gereken hizmetlere talip olmak yerine, sorumlu olduğu hizmetleri layıkı ile yerine getirmesi gerektiğini hatırlatırız.

Bilinmelidir ki Belediye hizmetlerinin kalitesi, normal koşullarda değil olumsuz ya da olağan üstü koşullarda kent yaşamının nasıl etkilendiği, insanların çile çekip çekmediği ile ölçülür.  09.01.2015 

İbrahim MART

TMMOB Makina Mühendisleri Odası

Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı