İKK, GEZİ PARKINA YAPILAN MÜDAHALEYE KARŞI BİR BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Yayına Giriş Tarihi
04 Haziran 2013 Salı günü TMMOB Denizli İl Koordinasyon Kurulu, Gezi parkına yapılan müdahaleye karşı bir basın açıklaması yaptı. TMMOB İş Hanı önünde İKK Sekreteri Oktay Ulutaş tarafından yapılan basın açıklaması aşağıdadır.
AKP iktidarının kâr hırsıyla yoğrulmuş, kentleri, doğayı ve insanı hedef alan politikaları ülkemizin üzerine bir karabasan gibi çökmüştür.
Taksim Gezi Parkı?nın; bilim, teknik ve hukuk kurallarını hiçe sayarak hazırlanmış bir proje ile talan edilmesi ve bu durum karşısında demokratik tepkilerini gösteren insanlara karşı gerçekleşen polis saldırısı bu gerçeği kamuoyunun gözleri önüne acı bir biçimde bir kez daha sermiştir.
Ortadan kaldırılmak istenen Taksim Gezi Parkı, İstanbul?un kentsel kimliğinde önemli bir yeri olan ve yeşil alan niteliğiyle yoğun bir biçimde kullanılan kamusal bir alandır.
Taksim Meydanı sadece bir kentin sıradan bir alanı değil, geçmişten bugüne verilen mücadelenin de bir sembolüdür.
Bizler, Taksim Gezi Parkı?nı yok etmek isteyen zihniyetin; ülkenin her karesini mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı mesleklerini öldürerek ortadan kaldırmaya çalıştığını çok iyi biliyoruz. Buna direnen TMMOB?yi de torba yasalar ile ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz. Bunu her fırsatta her ortamda dile getiriyorsunuz? Ancak bıkmadan usanmadan söylüyoruz?. Başaramayacaksınız?.
Bu ülkenin onurlu mühendis, mimar ve şehir plancıları, bilimi ve tekniği halkın yararına kullanma doğrultusundaki kararlılıkları ile Gezi Parkı?nda süren direnişin yanı başında olmaya devam edecektir. Taksim Meydanı?nın bir parçası olan Gezi Parkı?nın yağmalanmasına karşı gelişen direniş isteseniz de istemeseniz de büyüyecektir?
Buna tepki gösteren insanlara karşı uygulanan şiddet ise vicdanları sızlatmaktadır. Ben emrettim oldu?ben dedim oldu? ben böyle istedim oldu? ve ben ne istersem olacak?.
OLMAYACAK SAYIN BAŞBABAKAN? SİZ NE İSTERSENİZ OLMAYACAK?
Bu ülkede insanların kaç çocuğu olacağından , kadınların nasıl doğuracağına kadar siz mi karar vereceksiniz sayın başbakan? kimin nerede nasıl yaşayacağının tek belirleyicisi olmak, eğitimden- köprü adına kadar karar vermek- sürekli bu ülkenin onurlu ve devrimci geçmişini karalayarak toplumu iki ayyaş diye rencide etmek hakkını nereden buluyorsunuz ?
Emir eriniz vekillerinizle bir gecede istediğiniz yasayı çıkartarak bu toplumu istediğiniz gibi dizayn etme çabanız için artık DUR diyoruz?..
Eğitim; at torbaya! TMMOB yasası; at torbaya! Kıyılar, meralar, ormanlar, kamu arazileri; at torbaya! İş güvencesi, toplu sözleşme; at torbaya! Sürgünler, kadrolaşmalar, üniversitelerde bilimden ve bilimsel düşünceden yana olanları ayıklama operasyonları, üniversitelere polis daveti, patriot füzeleri, ve savaşın eşiğine sürüklenme; at torbaya! Kendinden olmayanı terörist ilan etme, ülkeyi uluslararası teröristlerin cenneti haline getirme; at torbaya!
Lütfen anlayın sayın Başbakan? mesele sadece Taksim sadece ağaçlar değil?Halk torbaya sığmadı, torba artık patladı!
Buradan tüm Denizli Halkına seslenmek istiyoruz?.
Halk ve özellikle bu ülkenin geleceği olan gençler itirazlarını yüksek sesle söylüyorlar. Bu ses aklın, vicdanın ve insan olmanın çığlığıdır. Bu sese geç olmadan kulak verilmelidir. Komşu ülkelere ders vermeye kalkışanlar; önce halkın sokaklarda ve meydanlarda yüksek sesle söylediklerini duymalı ve görmelidir. Bu haklı itiraza karşı ülkenin her noktasında ağır yaralanmalar ve ölümlere sebep olan güvenlik terörüne bir an önce son verilmelidir? Sorumlular önce hesap vermeli ardından da istifa etmelidir.
Toplum vicdanı ve tarihin belleği bu vahşeti unutmayacaktır. Bu vahşete ortak olmak istemeyenler, yasal yetkilerini zulümden yana değil, görevleri gereği insan haklarını koruma yönünde kullanmalıdırlar. Anayasa ve yasaları bizden daha iyi bilen Cumhuriyet Savcıları günlerdir yaşanan bu vahşet karşısında niçin suskun kalmaktadırlar? Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti`nin tüm savcılarını göreve çağırıyoruz?.
Saygılarımızla
TMMOB Denizli İl Koordinasyon Kurulu