1 MAYIS EMEK VE DAYANIŞMA BAYRAMINI COŞKUYLA KUTLADIK

TMMOB Diyarbakır İKK bileşeni Odaların temsilcileri ve üyeleri, "TMMOB" yazılı bayraklar açarak Ofis Kavşağı`ndan miting alanına kadar yürüdü. Miting alanına, "1 Mayıs ile güzel günler göreceğiz", "Güvenlik soruşturması adı altında emekçi kıyımına son", "İş cinayetlerine kurban gitmediğimiz savaşsız, sömürüsüz memleketi emek ile kuracağız", "İnsanca yaşam ve iş güvencemiz için OHAL`e hayır", "Emeğimiz kimliğimiz bizimdir", "Özgür kadınla özgür topluma", "KHK`lar yok hükmündedir" yazılı pankartlar asıldı.

1 Mayıs İşçi Bayram mitingi, saygı duruşuyla başladı. Mitingde, Tertip Komitesi adına Mehmet Şirin Gürbüz ile KESK MYK Üyesi Gülistan Atasoy Tekdemir, TMMOB İKK Sekreteri Mehmet Orak, TTB Konsey Üyesi Şeyhmus Gökalp ve HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli birer konuşma yaptı.
Mitingde 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı kutlayarak konuşmasına başlayan TMMOB Diyarbakır İKK Sekreteri Mehmet Orak, 1 Mayıs tarihçesini anlatarak, Türkiye`de siyasal iktidarlar ve egemen sınıfların 1 Mayıs`ın anlamını çarpıtarak kitleselleşmesini engellemek istediklerini söyledi. Orak, "1 Mayıs işçi sınıfının ısrar ve inatla sürdürülen mücadeleden kazanılarak çıkılabileceğini gösteren önemli bir olgudur. Bu yüzden egemen sınıflar 1 Mayısları baskı ve şiddet yoluyla yasaklamakla yetinmemiş, yazılı ve görsel basında dahil olmak üzere elindeki bütün araçları kullanarak 1 Mayıs`a karşı kirli ideolojik bir mücadele sürdürmüştür" şeklinde konuştu.

‘1 Mayıs tüm işçilerin hakkıdır`
Türkiye işçi sınıfının, sendikaların en önemli taleplerinden biri olan "1 Mayıs`ın resmi tatil olması"ın nihayet 2009 yılında gerçekleştiğini, fakat buna rağmen bugün hala milyonlarca işçi ve emekçinin 1 Mayıs`ta işveren tarafından çalıştırıldığına dikkat çeken Orak, konuşmasına şöyle devam etti: "Sadece resmi devlet dairelerinde bulunan memur, işçi ve emekçilerimiz resmi tatil gününden faydalanmaktadır. 1 Mayıs broşürlerini işçi ve emekçi kesiminin çalıştığı yerlerde dağıtırken, işçiler ‘valla biz bir şey diyemiyoruz, patron o gün bize izin vermez, biz gelirsek işimizden olabiliriz korkusu ile çekince koyuyorlardı.` İşte burada devlet sadece kendi çalışanı için tatil yapmış diğer kesimlerin faydalanmasını da patrona, işverenin insafına bırakmıştır. Bu doğru değildir, resmi tatil olarak kabul edilen bu günün kazanımları tüm işçi, emekçilerin hakkı olup, hukuku korunmalıdır."

İş cinayetleri
Türkiye`de işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında siyasal iktidarın tutumunun etkileri ve son 15 yılda bu alanda yaşanan değişimin, iş kazalarının nasıl iş cinayeti ve toplu katliamlara dönüştüğünün çok açık bir şekilde ortada olduğunu vurgulayan Orak, Türkiye`nin işçi ölümlerinde Avrupa`da birinci, dünyada ise üçüncü olduğunu kaydetti.

‘Binlerce kişi işten atıldı`
Ülkenin yaklaşık iki yıldır OHAL ile yönetildiğini ifade eden Orak, "15 temmuz darbe girişimini kendisine bir zırh ve Allah`ın bir lütfu olarak gören mevcut siyasi iktidar bir çok KHK ile binlerce mühendis, mimar ve şehir plancısı arkadaşlarımızı haksız bir şekilde işlerinden atmışlardır. Kayyumların yerel yönetimlere geldikten sonra birçok işçi, emekçi arkadaşlarımızın sözleşmelerini ya yenilemedi ya da sözleşmeleri devam ederken feshetti. Meslek Odalarının yerel yönetimlerle olan protokolleri iptal edildi. Kendilerine yandaş olan firmalarla protokoller yapıldı. Nerede bir emek ve kamu yararı varsa oralar yok edildi. Bunların düşündükleri emek ve kamu yararı değil, kutsal saydıkları para ve puldur. Bunların kendilerini var ettikleri değerler maalesef ki paradır, maddi çıkarlardır. Bu saydığım maddi çıkarlar, bizim kimyamızı bozar, bize ters gelir; o nedenle mevcut siyasi iktidar ile ters düştüğümüz için anlaşamıyor ve bu da bizim onların gözünde düşman görünmemize sebep olmaktadır. Tabii mevcut siyasi iktidar TMMOB yetkilerini her daim kısıtlama yoluna gitmek istiyor. TMMOB bilimin ve aydınlığın yol göstericisi olarak her daim halkının ve kamu yararına olmayan her türlü yanlış politikalara ve ranta karşı sorumluluğunu kanunlar çerçevesinde yerine getirecektir. Kamu yararı olmayan her türlü uygulamalara karşı çıkacaktır. Teknik ve bilimden uzak her türlü yanlış işlere karşı mücadelesini yürütecektir" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise kayyum atamaları ve OHAL uygulamasını eleştirerek, "Bizler umudun yolcularıyız. Bizler yürüdükçe barış ve demokrasinin yolu açılacak" dedi.

1 Mayıs mitingi, müzik grubu Çar Newa ile sanatçı Azad Bedran`ın seslendirdiği şarkılarla sona erdi.