ŞUBEMİZDE KÜÇÜK MİLLET MECLİSİ TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Diyarbakır Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

17 Mayıs 2010

08.05.2010 tarihinde şubemiz toplantı salonunda Anayasa değişiklik paketi ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili değişiklikler konulu gündemle Diyarbakır küçük millet meclisi toplantısı yapıldı. Değişik sivil toplum örgütü yöneticilerinin kanaat önderlerinin ve kişisel katılımcıların katıldığı toplantıyı Diyarbakır Tabipler Odası geçen dönemki Başkanı Dr. Selçuk Mızraklı mederatörlüğünde Şubemiz toplantı salonunda yapıldı. Diyarbakır Eski milletvekili Leyla Zana da misafir olarak toplantıya katıldı.

Toplantıda Şube başkanımız Hakan SUBAŞI;  Son dönemde AKP hükümeti Kürtlerin tepkilerine neden olacak uygulamalara ortak oldu. Güneydoğu BDP (DTP) yöneticilerine ve belediye başkanlarına yönelik yaygın tutuklamalar, açılım konusunda atılan geri adımlar kabul edilir şeyler değildir. 
AKP‘nin yaptıkları, bu konudaki duruşu güven vermiyor.

Anayasa değişikliği gündeme gelince, anayasada temel Demokratik haklar ve özgürlükler için yeterli değişiklikler yoktur. Siyasi iktidar Kendi iktidarını sağlamlaştırmak için kendisi ilgilendiren kurumlarla ilgili anayasa değişikliğini önemsemiştir. Örneğin Anayasa mahkemesi ve hâkimler savcılar yüksek kurulunun yapısıyla ilgili değişiklikler var ama YÖK‘le ilgili değişikliği önermemiştir. Çünkü kendisinin YÖK‘le ilgili sorunları yoktur. Sanki Üniversiteler özerk demokratikmiş gibi baskıcı Rektörlerin iki dudağı arasındaki karara göre çalışan istediğine kadro veren bir anlayış yokmuş; öğrencilerin, çalışanların, öğretim üyelerinin ve halkın YÖK‘le sorunları var.

Siyasi partiler yasasını TMK mağduru çocuklarla ilgili yasal düzenlemeleri hayata geçirmek istemeyen( Yasa değişikliği için 276 oy yeterlidir) bir iktidar, Parti kapatmayı zorlaştıran anayasa maddelerini değiştirirken Venedik kriterlerini getirmedi sadece anayasa mahkemesinin yerine önce meclise gelecek. Kitle partisi için kapatılma zorlaştırıldı, BTP gibi kitle partisi olmayan partiler için kapatma kararı meclisin onayıyla onaylanabilir. Ki geçmişte bunun farklı uygulama örnekleri var.

Sadece kendimize şunu sormamız gerekiyor; Yeni Anayasa değişiklikleriyle Kürtler için artık ölüm olmayacak mı, savaş devam etmeyecek mi, 11 yaşında kürt çocukları taş attıkları için 7,5 yıl ceza almayacak mı, % 10 barajı kaldırılacak mı, gazetelerimiz kapatılmayacak mı tüm bunlara cevabımız evetse bu Anayasada evet diyelim. 

Leyla Zana : Sorunları sokaklar değil meclisler yaratmaktadır. Zihinsel değişim gerekmektedir. Kürtler tarih boyunca AKP hükümetine verdiği desteği hiç bir hükümete vermemiştir. Kürtlere kimlik olarak parlamento bünyesinde bir varlıksın, bir halkı temsil ediyorsun denilip katkı istenseydi, arkadaşlarımız da üstlerine düşen tarihsel sorumluluklarını yerine getirmiş olurlardı. Başbakan‘ın el uzatmadan katkı istemesi çok yanlıştır. Bir baba oğlunu kapı dışarı ederse ve sürekli onu aşağılarsa o çocuğun babaya karşı sevgisi ve saygısı farklı olur. Türkiye‘de hem Türkler‘de hem de Kürtler‘de iki farklı psikolojik hâkimiyet var. Kürtlerin her hak arayışında Türklerin haklarının gaspı düşüncesi ortaya çıkıyor. Sanki hakları gasp edilecek ve Kürtlere verilecek her hak onların haklarından alınacak gibi bir psikoloji hâkimiyeti var. İki farklı psikolojiyi çok iyi değerlendirip dikkate alarak empati yapmamız gerekiyor. Kimliksel taleplerin kabul edilmiş olması halinde evrensel değerlerde uzlaşma daha basit bir hal alırdı. Birbirimizi görürsek, birbirimize dokunabilirsek ve birbirimizi dinleme tahammül kültürünü ortaya koyabilirsek, sorunların birçoğunur ortadan kalkacağı inancını taşıyorum. "Halkların kardeşleşmesinden önce dostluğun ne kadar önemli olduğunu yaşayarak öğrendim. Bazen kardeşler de birbirlerine haksızlık yapabilir, haklarını gasp edebilir. Ama bir dost en zor anda el uzatandır. Kardeşleşmeden önce dostluğa müthiş ihtiyacımız olduğuna düşünüyorum. Her kardeş dost olmaz ama her dost aynı zamanda kardeştir.

Toplantı diğer katılımcılarında konuya ilişkin görüşleri alınarak sona erdi.