DİSK, KESK, TMMOB, TTB Ankara Bileşenleri: Başkent Ankara Günlerdir Direniyor

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 10 Haziran 2013 Pazartesi günü Mülkiyeliler Birliği`nde halk direnişi, talepleri ve bu direnişe uygulanan polis şiddeti ile ilgili basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Ankara`da polisin uyguladığı şiddet sonucu başından yaralanan Ethem Sarısülük`ün ailesi ve avukatı da katıldı.

 

Örgütler adına ortak açıklamayı KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Dengiz Sönmez yaptı.

Açıklamanın ardından söz alan Ethem Sarısülük`ün abisi Mustafa Sarısülük, Ethem Sarısülük`ün sağlık durumu hakkında bilgilendirme yaptı. Organların iflas ettiğini ve doktorların artık daha fazla yaşatamayacaklarını ifade ettiklerini söyleyen Sarısülük, beyin ölümü gerçekleştiğinde organları bağışlamak için gerekli başvuruları yaptıklarını belirtti.

Mustafa Sarısülük`ün ardından söz alan avukat Kazım Bayraktar, Ethem Sarısülük?ün vurulduğu günden bu yana şikâyetlerini vermelerine, tanıkların ve görüntü kayıtlarının çakışmasına rağmen hala failin açıklanmadığını, emniyet müdürü ve valinin polisi savcılığa bildirmediğini söyledi. Bayraktar Emniyet Müdürü ve valiyi bu suça ortak olmamaları için geri adım atmaya ve polisi teslim etmeye çağırdı.

Basın Açıklamasının Tam Metni:

BAŞKENT ANKARA GÜNLERDİR DİRENİYOR

Başkent Ankara, Taksim`de ve Türkiye`nin pek çok kentinde 27 Mayıs tarihinde başlayan Taksim Gezi Parkı`nın yıkımına karşı gelişen fiili halk direnişinin 14. gününde. 14 gündür Gezi Parkı`nda başlayan halk direnişi polis şiddetiyle bastırılmaya çalışılmakta. Polis şiddetine karşı tüm Türkiye ayakta. Türkiye ile birlikte dünya da, uygulanan polis şiddetine ve hükümetin "vurdumduymaz" politikalarına karşı tepkilerini dile getiriyor. 

Halk ise günlerdir genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle, işçisiyle, mühendisiyle, mimarıyla, doktoruyla, memuruyla, sanatçısıyla toplumun her kesiminden binler olarak barikatlarda, AKP Hükümeti`nin politikalarına, tek adam diktatöryasına ve yalanlarına karşı direniyor, yanıtını sokakta veriyor. Hükümet ise "benim yaptığım olur" mantığından vazgeçmediği gibi halka "çapulcu" diyor, "alçaklar" diyor, %50 benim yanımda diyerek halkın taleplerine kulaklarını tıkayarak, "kendi kitlesini" meydanlara doldurma gayretine giriyor. Oysaki manzara ortadadır: Halk en temel haklarını aramakta, sesini duyuramadığı hükümeti sokakta protesto etmektedir.

Hepimiz için açıktır ki; mesele tek başına Gezi Parkı`ndaki ağaçlarımız değildir. Gezi Parkı`ndaki anıt ağaçlarımızla birlikte derelerimiz, ormanlarımız, meralarımız, emeğimiz, bedenimiz, eğitim sistemimiz, sağlık sistemimiz ve en temel yaşamsal haklarımızdır.

Tepkimiz tüm demokratik haklarımızın gaspına karşıdır.

Tepkimiz, meydanların halka kapatılmasına, 1 Mayıs`ta Taksim meydanında "çukuru işçilerden koruyan" ve Taksim`de her türlü eylemi yasaklayan zihniyete karşıdır.

Tepkimiz, ülkemizin savaş çığırtkanlığı ile emperyalist bir savaşın eşiğine getirilmesine, Reyhanlı`da halkın yaşadığı katliamın görmezden gelinmesinedir.

Tepkimiz, sağlığın ticarileştirilmesine, halkın en temel sağlık hizmetlerine ulaşımını engelleyen zihniyete karşıdır.

Tepkimiz, hükümetin politikalarının kadınların emeğine ve bedenine uzanmasına, kaç çocuk doğuracağından, ne zaman doğuracağına kadar karar vermek isteyen zihniyete karşıdır.

Tepkimiz, tüm doğal varlıklarımızı satan, sularımızı, ormanlarımızı, meralarımızı halkın değil sermayenin kullanımına açan zihniyete karşıdır. Emek Sineması`nın yıkımına, AOÇ`nin talan edilmesine karşıdır.

Tepkimiz, üniversitelerimizde en demokratik protesto hakkını kullanan öğrencilere yapılan, orantısız hatta aşırı müdahaleye karşıdır.

Tepkimiz, bu ülkede emeğini savunan insanlara karşı kullanılan orantısız hatta aşırı polis müdahalesine karşıdır.

Tepkimiz üniversitelerde, meydanlarda, kentlerde uygulanan, en yakın ODTÜ`de, Reyhanlı`da, Taksim`de, Kızılay`da AKP Hükümeti`nin uyguladığı faşizme karşıdır.

Tepkimiz 31 Mayıs`tan bugüne tüm Türkiye`de ve başkent sokaklarında "her yer Taksim her yer direniş" diye haykırarak sokağa dökülen binlerce insanın canına tomalarla, akreplerle, helikopterlerle sıkılan tazyikli sular ve biber gazları, plastik mermiler ve hatta ateşli silahlarla doğrudan kast ederek yapılan polis müdahalesine ve onlara bu emirleri verenlere karşıdır.

Yaşananlar sonucunda tüm Türkiye`de bilanço ortadadır. Bir kısmı hala ciddiyetini korumakta olan onlarca yaralı, onlarca gözaltı ve üç ölüm. Buradan hayatını kaybeden Ankara`da temizlik görevlisi olarak çalışan İrfan Kaya`nın, İstanbul`da Mehmet Ayvalıtaş`ın ve Antakya`da Abdullah Cömert`in ailesine, yakınlarına ve tüm Türkiye`ye başsağlığı dileklerimizi iletmek istiyoruz.  

Ankara`da polisin müdahalesi hala devam etmektedir. En son 9 Haziran günü Ankara sokaklarında dolaşan Tomalar halka yine şiddetli bir müdahalede bulunmuştur. Durum ciddiyetini hala korumaktadır. Gözaltı sayısı 1000`e yaklaşırken, yaralıların sayısı da giderek artmaktadır. Ankara`da yaralılara ve ölümlere ilişkin Türk Tabipler Birliği`nin 7 Haziran 2013 tarihinde rapora göre; 1155 yaralı başvurusu olmuş, bunlardan 19`u ağır yaralı iken, 6 kafa travması, 3 görme kaybı bulunurken, 2 kişinin durumu da ciddiyetini korumaktadır.

Sağlık durumu ciddiyetini koruyanlardan birisi de Ankara`da polisin uyguladığı şiddet sonucu başından yaralanan Ethem Sarısülük`tür. Hem havadan hem de karadan en aşırı biçimde halka müdahale eden polis, adeta insanların canına kast ederek Ethem Sarısülük`ün kafatasından ölümcül bir şekilde yara almasına neden olmuştur. Yaşam mücadelesi devam eden Ethem Sarısülük`ün failleri bulunamadığı gibi, sorumlular hakkında hiçbir işlem yapılmamaktadır. Bu konuda sorumluların bulunması ve haklarında gerekli işlemlerin yapılması en acil talebimizdir.

Bizler emek ve meslek örgütleri olarak Taksim Gezi Parkı ile başlayıp tüm Türkiye`ye yayılan halk direnişinin yanında olduğumuzu bir kez daha yineliyoruz. Taksim Dayanışma Platformu`nun talepleri bizlerin de talepleridir, buradan Gezi Parkı ve tüm Türkiye`de direnen halka, dostlarımıza selamlarımızı, sevgilerimizi iletiyoruz.

Hükümeti de ağzından çıkanı kulağının artık duymasını, ben yaptım oldu zihniyetinden vazgeçmesini, vurdumduymaz politikalar ve söylemler yerine halkın taleplerine kulak vermeye çağırıyoruz.

Ayrıca başta Ethem Sarısülük`ün hayatını tehlikeye atanlar olmak üzere tüm Türkiye`de sokağa çıkan halkın direnişini şiddetle bastırma emrini veren, bu emri uygulayan ve uygulatan, binlerce insanın yaralanmasına, üç kişinin ölümüne neden olan polis şiddetinin tüm sorumluları görevden alınmalı ve hala devam eden polis şiddeti acilen son bulmalıdır.

Gaz bombası ve benzeri materyallerin kullanımı da acilen yasaklanmalı, ülkenin dört bir yanında direnişe katıldığı için gözaltına alınanlar derhal serbest bırakılmalı, haklarında hiçbir soruşturma yapılmayacağı konusunda açıklama yapılmalıdır.

1 Mayıs alanı olan Taksim ve Kızılay başta olmak üzere Türkiye`deki tüm meydanlarımızda, kamusal alanlarımızda, toplantı, gösteri, eylem yasaklarına ve fiili engellemelere son verilmeli; ifade özgürlüğünün önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.

"Her yer Taksim, Her Yer Direniş"

"Faşizme Karşı Omuz Omuza"

DİSK, KESK, TMMOB, TTB ANKARA BİLEŞENLERİ