HERKESE SAĞLIK GÜVENLİ GELECEK PLATFORMU

Kapitalizmin yol açtığı krizin bedelini ödemeyeceğiz!
Herkese iş, iş güvencesi, yeterli ücret!

Değerli basın emekçileri,

Aç gözlü Sermaye sınıfının kâr ekonomisi, işçi ve emekçileri mağdur ederek bir kez daha yeni felaketlere yol açmıştır. Sayıları yüz binlerle ifade edilen ve giderek artan işsizlerin yanı sıra, ücretsiz izinler de yaygınlaşmaktadır.

Patronlar sefalet ücreti olan asgari ücretin bile düşürülmesini beklemektedirler. Patron örgütleri "Bölgesel Asgari Ücret" adı altında asgari ücreti daha da geriletmek istemektedir. Hızla yayılmakta olan ise, işçilerin sigorta primlerinin aylık 30 gün yerine 15 gün yatırılması uygulamasıdır.

Bugün ekonomik krizin bir mağdur kesimi varsa o da işçi ve emekçi sınıflarıdır.

Hal böyleyken, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hükümetler bankaları ve patronları "kurtarma" operasyonları için planlar yapıyor. Kurtarma planı adı altında bankalara ve sermaye sınıfına halkın vergilerinden oluşan bütçe kaynakları aktarılıyor. İşsizlik fonunu ve kamu kaynakları işsizliği ve ücret kaybını önlemek için değil, sermayenin kârlarının düşüşünü engellemek için kullanılıyor.
Bir yandan bunlar yapılırken diğer yandan TÜSİAD patronları IMF ile anlaşma yapılarak kendileri için kullanacakları kredinin bir an önce alınmasını istiyorlar.

AKP hükümeti ise bir yandan patronların her söylediğini emir kabul ederek yaparken, işçi ve emekçilere gelince ise işsizliği yoksulluğu reva görmektedir.

İşçi ve emekçi kitleler böylece hem krizin hem de burjuva hükümetlerin kurtarma planıyla bir kez daha mağdur ediliyor.

Bu gidişi durdurmalıyız; durdurabiliriz!

Milyonlarca işçinin, işsizin, emeklinin "birleşik mücadele"si kapitalist sistemin yol açtığı işsizliği ve yoksulluğu önleyebilir.
Emekçi kitlelerin harekete geçmesinde önemli rolleri olan sendikalara ve meslek örgütlerine görev ve sorumluluk düşüyor.

Kriz gerekçesi ile bir yandan yoksulluk artarken diğer yandan işten çıkarmalar, düşük ücret teklifi, esnek çalışma koşullarının dayatılmasına rağmen sendikal konfederasyon ve genel merkezlerde ise bugüne kadar istenilen düzeyde mücadele kararlılığı gözlenmemektedir, yeterli mücadele edilmemektedir. Yapılanlar ise sadece günü geçiştirmek adına yapılmaktadır.

Oysa bu kadar kapsamlı saldırılara karşı başta sendikal konfederasyonlar ve emek örgütleri olmak üzere krize karşı mücadele içinde olması gereken tüm toplumsal örgütleri ortak mücadele programı etrafında bir araya gelmelidirler,birlikte yürümelidirler. Bunun için HERKESE SAĞLIK GÜVENLİ GELECEK PLATFORMU olarak krizin faturasını ödemeyeceğiz ile başlayan mücadele süreci, 29 Kasım Ankara Mitingiyle ortaya konulan kitlesellik, bugün daha güçlü sürekli ve birleşik mücadele programı ile mücadelesini yürütecektir.

Dün Genel Sağlık Sigortası Yasasının meclisten geçiş sürecinde olduğu gibi, Emek Platformu bileşenlerinin kararları işçi ve emekçilerden gereken desteği bulmuştur. İşçi ve emekçilerin desteği bugün daha da güçlü biçimde mücadeleye öncülük edecek sendika ve meslek örgütlerinin arkasında olacaktır.

Değerli basın emekçileri,

Kapitalist ekonominin krizi Türkiye ile sınırlı değil, mücadelemizin de Türkiye ile sınırlı olmadığının bilincindeyiz. İşçi sınıfının uluslararası mücadelesinin günleri de uzak değil.

Bu açıdan Genel Sağlık Sigortası Yasasına karşı yürüttüğümüz mücadelenin uluslararası deneyimini de paylaşacağımız 10-11 Ocak'ta gerçekleştireceğimiz sempozyum sağlık ve sosyal güvenlik hakkı için yürütülen birleşik mücadele deneyimlerini somut bir mücadele programı ve talepler biçiminde ortaya koymamıza, aynı zamanda ekonomik krize karşı yürüteceğimiz mücadelenin yeniden değerlendirilmesine de katkıda bulunacaktır.

Kapitalizmin krizine ve onun bir yansıması olan devlet terörüne karşı diğer ülkelerde gerçekleşecek mücadelelerle de dayanışma içinde olacağız. Bu bakımdan Yunanistan'da başlayan gençlik, işçi ve emekçilerin devlet terörüne karşı isyanını sendika ve emek örgütlerinin yıkım politikalarına karşı grev ve eylemlerini meşru görüyor, mücadelelerini destekliyoruz.

Değerli basın emekçileri,

Krizin bedelini, ekonomik krizin sorumlusu olan patronlara ödetecek birleşik bir mücadele için Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu olarak geçmiş deneyimlerimizin ışığında önümüzdeki günlerde de birleşik mücadelemizi sürdürüp ilerletmekte kararlıyız. Bunun için kriz gerekçesi ile işten çıkartmalar, işyeri kapatmalarına karşı eylem, direniş ve her türlü meşru mücadeleyi birlikte yürüteceğiz.

1 Ocak'ta yürürlüğü girecek Asgari Ücret, insanca yaşanacak ücret seviyesine çıkarılmalıdır.

Buradan bir kez daha emek ve meslek örgütleri gibi, emekten yana bütün siyasi partileri, kitle örgütlerini yan yana gelmeye, işyerlerinden, mahallelerden başlayarak birleşik mücadeleyi örgütlemeye çağırıyoruz. (20.12.2008)

HERKESE SAĞLIK GÜVENLİ GELECEK PLATFORMU İSTANBUL