GENEL KURUL VE SEÇİMLERİMİZ 8-9 ŞUBAT 2020 TARİHLERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Genel Kurulumuz, öncelikle Değerli Üyelerimizin ve CHP Kocaeli milletvekili Haydar AKAR, İzmit Belediye Başkanı Fatma Hürriyet KAPLAN, Başkan Yard. Ünal ÖZMURAL, Tmmob a bağlı oda başkanları, Türk Tabipler Birliği Kocaeli yöneticileri, İyi Parti, Sol Parti, Hdp, Emep, Ödp Parti yöneticileri, Sendika Başkanları, Dernek Başkanları, Odamız Şube ve temsilcilik yöneticileri, öğrenci üyelerimizin katılımları ile gerçekleştirildi.

Şb. başkanımız Murat KÜREKÇİ'nin açılış konuşması ile başlayan genel kurulumuz, şb.sekreterimiz Mehmet Ali ELMA'nın 2018-2019 şube faaliyet rapor özeti sunumuyla tamamlandı. 

Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce illerinde bulunan toplam 7 Bin 518 üyenin oy kullanma hakkının olduğu kongremizde 7 asil üye, 7 yeden üyenin yanında 66 olağan genel kurul delege adayı da seçildi.

YÖNETİM KURULU LİSTEMİZ

ASIL ÜYELER: Murat Kürekçi, Taylan Özkan, Mehmet Ali Elma, Hüseyin Çelik, Yıldız Şahin, Sinan Yücel, Onur Öztürk.
YEDEK ÜYELER: Serkan Demir, Ömer Bozkurt, Türker Selçuk, Göksel Genç, Volkan Çağlayan, Mehmet Akgündüz, Uğur Kandıra.

 

MURAT KÜREKÇİ GENEL KURUL KONUŞMASI 

​Değerli milletvekillerim, Büyük Şehir Belediyesinin Sayın Genel Sekreter Yardımcısı,

Saygıdeğer İzmit Belediye Başkanım,

Siyasi Partilerin, Sendikaların, Demokratik Kitle Örgütlerinin Değerli Başkan ve Temsilcileri,

TMMOB’ye bağlı Odalarımızın Sevgili Başkan ve Temsilcileri,

Kocaeli Akademik Odalar Birliğine bağlı Akademik Odaların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Saygıdeğer konuklar ve çok değerli basın emekçileri

Sevgili yol arkadaşlarım, meslektaşlarım,

Sizleri Makine Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi 14. Dönem Yönetim Kurulu ve şahsım adına saygı ve dostlukla selamlıyorum.

Genel kurulumuza hoşgeldiniz.

Öncelikle, Son günlerde yaşanan Elazığ Sivrice merkezli deprem, Van Başkale’de yaşanan çığ ve fırtına nedeniyle düşen İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanında meydana gelen Uçak kazasında kaybettiğimiz canların yakınlarına baş sağlığı, yaralılara acil şifalar ve ülkemize de geçmiş olsun diyoruz.

Değerli konuklar, sevgili meslektaşlarım,

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Kocaeli Şubesi olarak 14. Çalışma dönemini tamamlamış bulunmaktayız. Şube Genel Kurulumuzun ve şubemizin misyonu doğrultusunda ortaya koyduğumuz hedeflerin birçoğunu; gerek mesleki faaliyet alanlarında, gerekse toplumsal sorumluluklarımız çerçevesinde kararlı bir şekilde hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

13-14 Ocak 2018 tarihinde gerçekleştirdiğimiz genel kurulunun ardından 2 yıllık hizmet süremiz olağanca hızla geçti. Bu süreçte üyelerimizle, belediyelerimizle, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Birimleriyle, Diğer Akademik Odalarla, emek-demokrasi güçleriyle bir çok eylem ve etkinliği birlikte gerçekleştirdik.

Bir çoğumuzun yakından tanıdığı futbol takımı Liverpool taraftarının söylediği marşın (You'll Never Walk Alone) sözlerinde olduğu gibi,

“bir fırtınadan geçtiğin zaman başını dik tut

ve korkma karanlıktan

fırtınanın sonunda altın bir gökyüzü

ve eğlencenin tatlı gümüş şarkısı var

rüzgarın içinden yürü

yağmurun içinden yürü

hayallerin bir yana atılsa da savrulsa da

yürümeye devam et, yürü, yüreğinde umutla

ve asla yalnız yürümeyeceksin...

asla yalnız yürümeyeceksin!

 yürümeye devam et, yürü, yüreğinde umutla

ve asla yalnız yürümeyeceksin...

asla yalnız yürümeyeceksin!”

Asla yalnız yürümediğimiz bu yolda, çabalarımıza ortak olan tüm kurum ve kuruluşlara, temsilci ve üyelerine 14. Dönem Yönetim Kurulu adına teşekkür ediyorum. 

Değerli konuklar, sevgili meslektaşlarım,

Konuşmamın bu bölümünde dünyadan ve ülkemizden birkaç veriyi sizlerle paylaşmak istiyorum:

Yaklaşık 7.5 milyar insanın yaşadığı Dünyamızda, ekonomik gelirin dağılımında büyük bir adaletsizlikler yaşanmaktadır.

İngiliz yardım kuruluşu Oxfam'ın, Forbes ve Credit Suisse'in verilerini kullanarak hazırladığı rapora göre en zengin 26 kişinin serveti dünya üzerindeki 3.8 milyar insanın servetine denk düşüyor.

Oxfam ayrıca, dünyadaki milyarder sayısının 2008 finansal krizinden bu yana iki katına çıktığını, zenginlerin 2018 yılında servetini 900 milyar dolar artırdığını belirtiyor. Yine Dünyanın en zengin yüzde 1'lik kesiminin serveti yüzde 99'un toplamına eşit durumdadır.

Birleşmiş Milletler’e göre, dünyada 821 milyon kişi, yani yeryüzünde yaşayan 9 kişiden birisi açlık sıkıntısı çekiyor. Özellikle 5 yaşın altındaki çocukların yüzde 22'sinde açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle gelişme bozuklukları görülmekte, Yeryüzünde açlıktan her 5 ila 10 saniyede bir çocuk ölmektedir.

Her yıl yaklaşık 600 milyon insan, güvenilir olmayan gıda tükettiği için hasta olmakta ve bunların 420 bini ölmekte. Dünya kozmetik sektörünün küresel hacmi 200 milyar dolar olarak düşünüldüğünde, aynı zaman diliminde Afrika'da çocuklar açlıktan ve 10 liralık antibiyotik ilaçları alamadıkları için ölmektedir. Rakamlar acı vericidir.

Ülkemize geldiğimizde, öncelikle açıklanan resmi enflasyon, işsizlik gibi ekonomik göstergelerle, yaşanan gerçekler birbirinden çok farklıdır. 2019 yılında Yeniden Değerleme Rakamları ya da vergilere yapılan zamlar %22,5 lar,  enflasyon oranı ise yüzde 11.84 olarak resmi olarak açıklanmaktadır. Çelişki herkesin gözünün önünde durmaktadır.

Son yıllarda uygulanan sanayisiz, istihdamsız, ranta ve borçlanmaya dayalı, dışa bağımlılığı gittikçe pekiştiren ekonomi politikaları, krizlerin temel nedenleri arasındadır. İstihdamın niceliksel değişiminin yanında niteliksel olarak yaşanan bozulmaya, ekonomik ve sosyal haklarda ciddi bir gerileme ile yaygın işsizlik ve yoksulluk eşlik etmektedir.

Ekonomiyi hem büyütmede hem de krize girmesinde inşaatın rolü herkesçe bilinmektedir. İnşaat odaklı bir birikim modelini özellikle 2009 krizi ertesinde benimseyen anlayış, dış kaynak girişleri ile 2010-2017 döneminde yıllık yüzde 7’ye yakın büyüme ağırlıkla inşaat odaklı tercihle gerçekleştirildi. Ne var ki, biriken konut stokları ve dış kaynak girişinin kesilmesiyle fırlayan döviz fiyatları iç talebi daraltınca konut talebi de düştü ve ciddi bir krizin açığa çıkmasına neden oldu. Aslında, tarımda, hayvancılıkta ve sanayide üretimsizliğin ülkeyi kriz süreçlerine getireceği ülkeyi yönetenlerce bilinmiyor olması bizce imkansızdır.

Birkaç yıldır sendelemekte olan Türkiye ekonomisi, 2018 ortalarında sert bir döviz artışı ile ivmelenen kriz tüneline girdi ve bu durumu üretimsizlik, işsizlik ve ekonomik bir daralma olarak yaşamaktayız.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun, 2018 yılına ilişkin Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarına göre;

“… en yüksek gelire sahip yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay, 2018'de bir önceki seneye kıyasla 0,2 puan artarak yüzde 47,6 ve en düşük gelire sahip yüzde 20'lik grubun payı 0,2 puan azalarak yüzde 6,1 olduğu; Toplumun en zengin yüzde 20'sinin gelirinin, en yoksul yüzde 20'sinin gelirine oranı 7,5'ten 7,8'e çıktığı” açıklanmıştır.

Alman Bertelsmann Vakfı’nın AB ve OECD ülkeleri arasında hazırladığı Sosyal Adalet Endeksi'nde Türkiye Meksika’nın önünde 41 ülke arasında 40. oldu. Endeks başlıklarına göre ülkemiz maalesef, yoksulluğun önlenmesinde 31., adil eğitim fırsatları başlığında 41. ve sonuncu, istihdam piyasasına erişim başlığında 37., sosyal hayata dahil olma ve ayrımcılığa uğramama başlığında 39., nesiller arası adalet başlığında 18., sağlık başlığında ise 36. sırada yer almaktadır.  

Bu süreçte, özel ve yabancı bankaların batık kredileri 151 milyar TL’ye ulaşmıştır. Batık kredilerdeki payları ile hane halkı yüzde 15, inşaat ve emlak yüzde 22, ticaret yüzde 20, enerji yüzde 9 payla öne çıkmaktalar.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ekim ayına ilişkin açıklanan işgücü istatistiklerinde; 2019 Ekim ayı verilerine göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaş grubunda işsiz sayısı 2018'in aynı dönemine kıyasla 608 bin kişi artarak dar anlamda işsiz sayısı 4 milyon 396 bin olarak kaydedildi. Ancak geniş tanımlı işsizlik 7 milyonun üzerindedir.

İşsizlik oranı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 1,8 puan artarak yüzde 13,4'e ulaşmıştır. TÜİK'in verileri 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta da işsizliğin arttığını ortaya koymaktadır. Genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre 3 puan artarak, yüzde 25,3 olarak tespit edilmiştir.

TÜİK tarafından açıklanan istatistiklere göre 2019 yılı Ekim ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla istihdamda da azalma gerçekleşti. Buna göre, 2019 Ekim ayında istihdam edilenlerin sayısı 527 bin azalarak, 28 milyon 343 bin olarak kaydedilmiştir. İstihdam oranı da 1,6 puan azalarak yüzde 45,9 seviyesine düşmüştür.

Öte yandan, işsizlerin yüzde 28’inin yüksek öğrenim diplomalı olması bir başka ürpertici gerçektir.

İstihdam ve işsizlikte kriz devam etmektedir. 

13-14 Aralık 2019 tarihlerinde yapılan TMMOB Sanayi Kongresi Sonuç Bildirgesinde,

“Resmi verilere göre toplam 7 milyon 676 bin yüksekokul mezunu işgücünün 1 milyon 162 bini mühendis-mimardır. Yüksekokul mezunu işsizliği 951 bin kişidir ve bunun 130 bini (yüzde 13,66’sı) mühendis-mimar meslektaşlarımız” olduğu ifade edilmektedir.

TMMOB’ye göre, Sanayileşme ve kalkınma, köklü bir toplumsal dönüşümü ifade etmektedir. Sanayileşme ve kalkınmanın bütünsel birliği, istihdam ve toplumsal refah sorunu ile birlikte eğitim, barınma, ulaşım, sağlık, gıda, hukuk ve çevre sorunlarını da çözmeyi hedefler.”

Değerli konuklar, sevgili meslektaşlarım,

Son günlerde İstanbul’da, Manisa’da, Elazığ’da depremler yaşadık. Ülke adeta beşik gibi sallanıyor. Ülkemiz çok yakın zamanlarda yine çeşitli bölgelerde daha büyük ve yıkıcı depremlerin olacağını söylemek kehanet değildir. İstatistiksel değerlendirmeler ve bilim insanları neredeyse hergün depremleri dillendiriyor. Başta Kocaeli olmak üzere Şubemiz etkinlik alanında bulunan illerin de olası depremden etkileneceğin orta yerde dururken hala 17 Ağustos 1999 depreminde ağır hasar almış 29 bina ile deprem sonrası kontroller sonucu yıkım kararı verilmiş 500 bina kullanıma devam ediyor. Defalarca söylememize rağmen ilgili belediyeler ve kamu kurum ve kuruluşları bir şey yapmıyor.

Depremler gibi çığ da bir doğa olayıdır. Van’da yaşanan özellikle 2. nci çığ felaketinde askerlerden, koruculardan ve köylülerden oluşan sözde “Kurtarma Ekipleri” göz göre göre ölüme gönderilmiştir. Bunun hesabı verilmek istenmeyecek ve tıpkı Soma’da kaybettiğimiz 301 Madencinin sonu gibi “Kader”e bağlanacaktır. Biz biliyoruz ki sıradan bir doğa olayı olan çığ ve depremler gerekli önlemler alınmadığı, insan yaşamı ile bilim ve teknoloji hiçe sayıldığı için maalesef ülkemizde afete dönüşmektedir.

Sevgili meslektaşlarım,

İSİG Meclisinin verilerine göre 2014 Yılında en az 1886, 2015 Yılında en az  1730,  2016 Yılında en az  1970,  2017 Yılında en az  2006, 2018 Yılında en az  1923 ve  2019 Yılında en az  1736 İşçi yaşamını yitirdi.

Ülkemizde Meslek hastalıklardan yaşamını kaybedenler ise neredeyse istatistiklere girmemektedir. Dünyada her bir iş cinayetinde yaşamını kaybeden 1 işçiye karşılık 6 işçi meslek hastalıklardan yaşamını yitirdiği istatistiklerden anlaşılmaktadır. Bu istatistik oranı ülkemiz için uygulandığında iş yaşamında yitirdiklerimizin sayısı ürkütücü boyutlardadır.

Yine az sayıda da olsa var olan Meslek Hastalıkları Hastaneleri kapatılmıştır. Odamızın da içinde olduğu platform Kocaeli Üniversitesi bünyesinde bir Meslek Hastalıkları Polikliniği ya da Merkezinin kurulması girişimleri devam etmektedir.

Değerli Meslektaşlarımız, saygıdeğer konuklar;

Meslektaş sorunlarının, ülke sorunlarından ayrılamayacağı gerçeğinden hareketle tüm çalışmalarımızda, toplum ve kamu yararını meslek ve meslektaş çıkarlarından ayrı görmedik. Mühendis olmanın getirdiği bilgi ve tecrübe ile gerek yerel yönetimlerin, gerekse merkezi iktidarın icraatlarını değerlendiren, gerektiğinde mücadeleden geri durmayan, meslektaşın, kamunun ve insanlığın çıkarlarına uygun olanı savunan çizgimizi sürdürdük. Kocaeli yerel kamuoyunda bilinen ismiyle “Çöp Yakma Tesisi”, “Kanal İstanbul Projesi”, “İmar Affı” gibi doğamıza, kentimize ve ülkemize yıkım getirecek uygulamalara karşı emek ve demokrasi güçleri ile birlikte mücadele ettik. Öte yandan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde oluşturulan çalışma gruplarında görev alarak mesleki bilgimiz ve toplumsal sorumluluğumuzun doğrultusunda görüşlerimizi de dile getirdik.

Meslektaşlarımızın fazla mesai ücreti ve eksik yatırılan sigorta primleri ile ilgili hukuk birimimiz tarafından işletmelere uyarı ve bilgilendirme metinleri gönderildi. Üyelerimizin yasal hakları konusunda bilgilendirme seminerleri gerçekleştirdik ve bu kapsamda önümüzdeki günlerde TMMOB tarafından yayınlanacak bir broşür hazırladık.

14. Dönem Yönetim Kurulu olarak birlikte üretmek şiarımız gereğince Şube Danışma Kurulumuz, Temsilcilik Yürütme Kurullarımız, Komisyonlarımız, İşyeri Temsilciliklerimiz ve Çalışanlarımızın karar alma ve uygulama süreçlerine etkin katılımını sağladık. Üyelerimizin görüşlerini almak için anketler, işyeri ziyaretleri ve genel üye toplantısı yaptık.

Üyelerimizin görüşlerini almak ve iletişim bilgilerini büyük oranda güncelledik. Makina Mobil uygulamasını şubemizde kullanıma açtık. Bu uygulama aracılığı ile etkinliklerimizi duyurduk, iş ilanları yayınladık, üyelerimizin yönetim kurulu ve şube birimlerine her an ulaşımını sağladık.

MMO Kocaeli Şube olarak, TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sekreterliği görevini üstlendik; bu alandaki çalışmaları önceki dönemlerdeki çalışmaların üzerine yenilerini de katarak yürüttük. Bu kapsamda “İş Güvenliği Uzmanlığı Alanında Yaşanan Sorunlar Ve Çözüm Önerileri Yerel Çalıştayı”,  “Mühendis, Mimar, Şehir Plancılarının Güncel Sorunları Ve Çözüm Önerileri Yerel Kurultayı”, “Kadın Yerel Kurultayı”nı gerçekleştirdik.

TMMOB İKK etkinlikleri kapsamında TMMOB bağlı şube ve temsilcilikleri ile işbirliği içinde 3. Kent Sempozyumu’nu 19-21 Aralık 2019 tarihlerinde Tarihi Taş Bina’da gerçekleştirdik.

Ayrıntılarını raporumuz içinde bulabileceğiniz kongre ve sempozyumları meslektaşlarımız ve ilgili kurum ve kuruluşların katılımları ile gerçekleştirdik. Bunlardan en önemlisi olan ve MMO adına şubemizin yürütücülüğünü üstlendiği V. Ulusal Enerji Verimliliği Kongre ve Sergisi’ni “#geleceğimizenerji” ana teması ile 18-19 Ekim 2019 tarihinde Gebze Teknik Üniversitesi’nde gerçekleştirdik. Gebze İlçe Temsilciliğimizin yürütücülüğünde Endüstri 4.0 ve Sakarya İl Temsilciliğimizin yürütücülüğünde Bakım Teknolojileri Yerel Sempozyumu’nu gerçekleştirdik.

Öğrenci üyelerimizin mesleki gelişimlerine katkı sunmak amacıyla teknik geziler, fuar organizasyonları, ücretsiz kurslar ve eğitimler düzenledik, çok sayıda öğrenci üyemize staj olanağı yarattık.

Oda ve TMMOB örgütlülüğüne yönelik iktidar kuşatmasının daha da yoğunlaşacağı önümüzdeki günlerde,örgütlülüğümüzü koruma ve geliştirmeyi temel bir politika olarak benimseyen Odamız; “bilimden, akıldan, özgürlükten, eşitlikten, insan ve mühendis emeğine sahip çıkmaktan ve dayanışma içinde olmaktan” yana olan tutumumuzla Örgütlülüğümüze ve meslek alanlarımıza yönelik saldırılara karşı mücadelesini sürdürmeye devam edecektir.

“Her mühendis biraz sanatçıdır ve şiir sever” diyerek konuşmamı Melih Cevdet Anday’dan tamamlayayım:

Uyuyamayacaksın
Memleketinin hali
Seni seslerle uyandıracak
Oturup yazacaksın
Çünkü sen artık o eski sen değilsin
Sen simdi ıssız bir telgrafhane gibisin,
Durmadan sesler alacak
Sesler vereceksin
Uyuyamayacaksın
Düzelmeden memleketinin hali
Düzelmeden dünyanın hali
Gözüne uyku girmez ki
Uyumayacaksın
Bir sis çanı gibi gecenin içinde
Ta gün ışıyıncaya kadar
Vakur metin sade
Çalacaksın.

Şubemizin bugünlere taşınmasında büyük emekleri olan yitirdiğimiz değerlerimizi, bu dönem aramızdan sonsuzluğa uğurladığımız Şube çalışanı Özlem Polat’ı, Meslektaşlarımız Bedri Yecan’ı, … sevgi ve saygıyla anıyor, onlardan aldığımız ışığı hep birlikte daha ileriye taşıyacağımızı ve güzel günlere olan inancımızı bir kez daha yenilemek istiyoruz.

14. çalışma döneminde yanımızda olan TMMOB ve Oda Yönetim Kurulu üyelerine, Onur ve Denetleme Kurulu Üyelerimize, bu dönem birlikte görev yaptığım Yönetim kurulu üyelerine, Danışma Kurulumuza, Temsilcilik Yürütme Kurullarına, Komisyon üyelerimize, İşyeri Temsilcilerimize, Öğrenci üyelerimize, etkinliklerimize ve eğitimlerimize katkı koyan üyelerimize, çalışmalarımızı destekleyen ve katkı koyan tüm üyelerimiz ile tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyorum.

Din insanlarının, doktorların intihar ettiği, yurttaşlarımızın işsizlikten intihar ettiği bir dönemde “Bozuk Düzende Sağlam Çark Olmaz” diyor; “Barış içerisinde, Özgürlüğün, Demokrasinin ve Adaletin hakim olduğu bir ülke özlemiyle, İnsana ve Doğaya saygıyı öncelikleyen; Sanayileşmeyi, demokratikleşme ve kuvvetler ayrılığından ayrı düşünmeyen Odamız ve Birliğimiz TMMOB MESLEĞİMİZE, ÜLKEMİZE, HALKIMIZA SAHİP ÇIKMAYA DEVAM EDECEKTİR.

Murat KÜREKCİ

MMO Kocaeli Şube 14. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı

 

YAŞASIN TMMOB ÖRGÜTLÜLÜĞÜ

YAŞASIN MMO ÖRGÜTLÜLÜĞÜ